Примери за използване на Dibe на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Andy Murray dibe doğru gidiyor.
Dibe giderse ne olacak? Ne yapacağım?
Seni kurtarmak için ben dibe batarken, sen öylece durup izledin.
Soğuk suyun kutuplardaki dibe yönelişi olmasaydı taşıyıcı sistem çalışmazdı.
Riley ve seni dibe sürüklüyor.
Bottan atladığında doğruca dibe batmıştın.
Ya da dibe batıyordu?
Sonra onu dibe çektiler.
Kurt denizaltısı su ile dolarak dibe doğru battı.
ama diğer departmanların hepsi dibe vurdu.
Daha da dibe batacagiz.
Bir sualtı akıntısı sizi asla dibe çekmez.
Bu kadar ağırlıkla bir tuğla gibi dibe ineceksin.
Bu gemiyi dibe yollayacağım.
Ancak yenik düşecektir çünkü yeryüzü karanlık dibe girmektedir.
Olur, ancak taş çıkartmazsan dibe deydiğine inanmam.
Bu kadınlar beni dibe çekiyor Mouse.
Bir çapa gibiyim, seni dibe çekiyorum.
Bu sefer dibe batacaksın.
Derin sulara gömüldüler, Taş gibi dibe indiler.