DOĞRUSU - превод на Български

всъщност
aslında
gerçekten
hatta
aslinda
açıkçası
doğrusu
esas
aslına bakarsan
е
olduğunu
bir
çok
ise
değil
da
şey
peki
durumda
en
наистина
gerçekten
çok
cidden
aslında
sahiden
ciddi
hakikaten
kesinlikle
oldukça
честно
adil
dürüstçe
açıkçası
gerçekten
haksızlık
doğru
gerekirse
aslında
cidden
açıkça
честно казано
açıkçası
dürüst olmak gerekirse
doğruyu söylemek gerekirse
doğrusu
açıkcası
açık söylemek gerekirse
dürüstçe söylemek gerekirse
açık olmak gerekirse
правилно
doğru
yanlış
düzgün
doğru şekilde
iyi
uygun
откровено
dürüst
açıkça
açıkçası
doğrusu
samimiyetle söylüyorum
по-точно
tam olarak
özellikle
aslında
daha doğrusu
yani
daha doğru
daha kesin
ya da
peki
açıkça
по-скоро
daha çok
çabuk
aslında
çok
erken
tercih
ziyade
yerine
aksine
yeğlerim
правилното
doğru
uygun
düzgün
yanlış
doğru şekilde

Примери за използване на Doğrusu на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Doğrusu size sihri öğreten, büyüğünüz odur.
Той ви е старейшината, който ви е научил на магия.
Doğrusu, iki kızıl saç teli?
По-точно, два рижи косъма?
Doğrusu beş yıl.
Doğrusu Max, birbirlerini öldürmemeleri bir mucize.
Честно, Макс, цяло чудо е, че не се избиват един друг.
Doğrusu iki dakika geç kaldım.
Буквално и откровено закъснях с две минути.
Doğrusu bu değil.
Doğrusu, John ve Abigail Adams Katrinanın arkadaşlarıydı.
Честно казано Джон и Абигейл Адамс бяха по-скоро приятели на Катрина.
Doğrusu size iyi bir cevap verebilmek isterdim ama yürümeye çıkmış.
Наистина бих искала да ви дам добър отговор, но тя излезе на разходка.
Doğrusu Rabbin, cezası çabuk olandır
Твоят Господ е бърз в наказанието.
Ve doğrusu senin de beni mutlu edemeyeceğini düşünüyorum.
И честно, не мисля, че и ти можеш да ме направиш щастлива.
Doğrusu, tarih öncesinde.
По-точно праисторически.
Biliyor musun, doğrusu ikinizin de burada olmasından çok memnunum.
Знаете ли, откровено се радвам, че и двете сте тук.
Doğrusu olağanüstü bir gün oldu.
По-скоро беше необикновен ден.
Fakat doğrusu buydu.
Но беше правилно.
Doğrusu Malik, masada ne giydiğin umurumda bile değil.
Честно казано, Mалик, изобщо не ми пука с какво ще си облечен за вечеря.
Doğrusu, direnmeni anlamıyorum.
Наистина, не разбирам вашата съпротива,
İskoç Anıtlarını Koruma Derneği. Daha doğrusu Diogenes Klubü.
Обществото за опазване на паметниците е по-известно като клуб"Диоген".
Çocuğun için doğrusu mu yapmak istiyorsun?
Опитваш се да сториш правилното за детето ти?
Doğrusu, Hindistanda bile böyle parathas bulamam.
Честно, ти няма да намериш такъв паратхас дори в Индия.
Doğrusu, nasıl çalındığını pek bilmem ama çok güzel makinedir.
Честно казано, не знам много за това как работи, но… е красива машина.
Резултати: 964, Време: 0.1005

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български