Примери за използване на Edepsiz на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu edepsiz şeyleri yapan o değil.
Evet, edepsiz, kötü polisim.
Dixon Lamb sen edepsiz bir çocuksun!
Bu çok edepsiz.
Edepsiz beni Vietnamdan sonra Çakallara çömez olmaya çağırdı.
Edepsiz, kötü bir cadı olmama rağmen, o benim hayatımı kurtardı.
Banimle edepsiz konuş, bebeğim.
Ama şimdi iyice edepsiz fikirlere kapılmaya başladım.
Gerçeği söylüyorum ve o da edepsiz.
Edepsiz bana bir kez tuzak kurdu. Oraya dönmeyeceğim.
Seni edepsiz küçük fahişe.
Edepsiz olma. Ve evet, öyleyim!
Ama benimle edepsiz konuşurken garip oluyordu.
Seks bu Mark, ara sıra edepsiz şeyler yapmalı.
Haydi seni temizleyelim edepsiz çocuk.
Edepsiz seni sattı Darren.
Ohh, çok edepsiz, Miles!
Edepsiz bir sürtük olabilirsin.
Burası bir restoran, edepsiz muhabbet yeri değil.
Sana çinli gibi edepsiz konuşuyorum.