ENDIŞELENDIRIYOR - превод на Български

притеснява
rahatsız etmiyor
endişelendiriyor
endişeleniyorum
kaygılandıran
dert
tedirgin ediyor
rahatsiz ediyor
тревожи
endişelendiriyor
rahatsız etmiyor
rahatsız
kaygılandırıyor
üzen
sıkan
merak etme
безпокои
endişelendiriyor
rahatsız etmiyor
rahatsız
endişem
изнервя
sinirlendiriyor
geriyor
endişelendiriyor
tedirgin ediyor
sinir ediyor
rahatsız ediyor
gerginleştiriyor
загрижен
endişeli
endişelendiriyor
ilgili
kaygılı
önemsiyorum
ilgilendiren
обезпокоява
endişelendiriyor
rahatsız etmesinden
притесняват
rahatsız etmiyor
endişelendiriyor
endişe
tedirgin ediyor
тревожат
endişelendiriyor
безпокоят
rahatsız etmiyor
endişelendiriyor
загрижена
endişeli
endişelendiriyor
önemsediğini
ilgilenmeli
kaygılandım

Примери за използване на Endişelendiriyor на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Beni biraz endişelendiriyor.
Малко ме изнервя.
Soruşturma boyunca Bayan Scottın, sürekli olaylara karışması beni endişelendiriyor.
Загрижен съм от постоянното присъствие на госпожа Скот в това разследване.
Yasa dışı silahlar BH asayişini endişelendiriyor.
Незаконните оръжия в БиХ тревожат правоохранителните органи.
Devriye motorları beni daha çok endişelendiriyor.
Повече ме притесняват патрулните лодки.
Ama boğazı beni hâlâ endişelendiriyor.
Но гърлото й още ме тревожи.
Ama disiplin sorunun beni endişelendiriyor.
Безпокои ме дисциплината ти.
Ve bu beni endişelendiriyor bay Bolano.
И това ме притеснява, господин Болано.
Bütün bu olanlar… beni endişelendiriyor.
Цялата тази работа… ме изнервя.
Beni annenin hisleri endişelendiriyor.
Загрижен съм как се чуства майка ти.
Ama böcek ısırıkları beni endişelendiriyor.
Но ужилванията от насекоми ме тревожат.
hareket beni endişelendiriyor.
действието в областта, ме безпокоят.
Naziler beni endişelendiriyor.
Нацистите ме притесняват.
Bir şey endişelendiriyor seni.
Нещо те тревожи.
Çocuğu tek başına bırakmış olmak beni endişelendiriyor.
Оставете момчето само, това ме безпокои.
Beni endişelendiren senin yeteneklerin değil. Vaziyetin karmaşıklığı beni endişelendiriyor.
Не се съмнявам в способностите ви, но ситуацията ме притеснява.
Beni hala endişelendiriyor.
Все още ме изнервя.
Eric, Kyleın taşaklarını yalaması konusundaki saplantın beni endişelendiriyor.
Ерик, малко съм загрижен относно твоята мания Кайл да ти лапа топките.
Bu ikisi beni endişelendiriyor.
Тези двамата ме тревожат.
Bu birlikte yaşama durumu beni endişelendiriyor.
Много съм загрижена за тази ситуация с жилището.
Bazıları da beni endişelendiriyor.
И неща, които ме безпокоят.
Резултати: 256, Време: 0.1079

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български