Примери за използване на Eski usul на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Simon Phoenix eski usul bir suçlu.
Eski usul karbonat volkanına ne oldu yahu?
Kim eski usul rehine değişimi yapmak ister?
Hiçbir şey eski usul kapı kapı dolaşıp kampanya yapmaktan daha iyi değildir.
Sorun değil, eski usul kilitleri tercih ederim.
Bu eski usul. Altı kadem boyunda demek.
Soğuk Savaş. Eski usul, değil mi?
Harika bir tarzı var, eski usul.
Aynen, eski usul.
Ben ve kardeşim Dozer, yüzde yüz, eski usul, ev yapımı ürünleriz.
Her şeyden biraz örnek alıp hepsini biraz test ederiz, eski usul.
Ortalık böyle toz duman ve belirsizken hiçbir şey… Bir tabak eski usul sardalyanın yerini tutamaz.
Çoğu kimse eski usul binaları seviyor.
günün sonunda, eski usul polis çalışması…-… her zaman kazanır.
bu iş yapmanın eski usul yollarından; bu çocuğunuzun hayatını kurtaracak zekice bir yol.
Gören de bu bulaşıkları eski usullerle elde yıkamanın zor bir şey olduğunu sanır.
Hayır. Sadece eski usulde olduğu gibi kozumu kullanıyorum.
O zaman bunu eski usulden yapmamız gerekecek.
Yani katili eski usullerle bulmak zorunda kalacaksınız. Dışarıda koşturmanız gerekecek.
Eski usulle yapacağız o yüzden.