Примери за използване на Hayattaki на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Hayattaki bütün önemli şeylerin nasıl yapıldığını bilirim ben.
İşte gerçek hayattaki Bataklık Lordu.
Hayattaki geçmişini, ilk buluşmada geçen romantik ilişkilerin hakkında anlatmayın.
Hayattaki oyunlar hata mı? Fark et olan her şeyi.
Bu da hayattaki tüm başarıların kaynağıdır.
Hayattaki tek amacı Beyazı korumaktı.
Siz hayattaki son süper kahramansınız.
Hayattaki tutkunu bulman gerekiyor.
Hayattaki gibi intikamda da her etkinin esit ve aksi yönde bir tepkisi olur.
Adamın hayattaki amacı dünyanın her ülkesinde en azından bir kez golf oynamak.
Sen, hayattaki en iyi öğretmenim oldun.
Chi Ho nihayet hayattaki amacını buldu.
Bu benim hayattaki her şeyi birebir deneyimlemene gerek yok.
Hayattaki en yaşlı canlı.
Ve ayrıca bugün hayattaki amacımı bulduğum gün.
Hayattaki başarımı ona borçluyum.
Hayattaki amacım, seninle konuşup kendimi güvende hissetmek değil.
Kitap okumak hayattaki zorluklarla daha iyi başa çıkmamızı sağlıyor.
Hayattaki en büyük hayalim bir köylü öldürmek.
Hayattaki kaderim Ferminayı sevmek.