Примери за използване на Ilişkisini на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu, saldırganla ikincil kurban ya da hasta olan kişinin ilişkisini de açıklar.
Bunların ilişkisini hiç anlamıyorum, Emma.
Hükümetle olan ilişkisini de taçlandırdı.
Bunlar açık şekilde avcı-av ilişkisini ortaya çıkarmıştır.
Suttonın en iyi arkadaşlarından biriyle olan ilişkisini berbat ediyormuşum gibi hissediyorum.
Arkadaşlarını, işini, karısıyla ilişkisini öğrenmem gerek.
Film müzisyen baba ve kızının ilişkisini konu almaktadır.
Onunla bütün ilişkisini kesti.
Kısa bir süre önce ilişkisini bitiren herkese sesleniyorum.
Beni sevdi ama seninle ilişkisini bitirmedi.
Ve Dedektif Vance ile olan ilişkisini bitirmeye karar verdi.
Moldova ve diğer doğu ülkelerinin AB ile ilişkisini hâlâ izliyor.
O zaman Sternwoodla ilişkisini bulmalısın.
Yıldızfilosu subayların astları ile ilişkisini yasaklamaktadır.
Burada da ırk-bazlı seçim ile ilişkisini görüyorsunuz.
Belli ki çalışan-patron ilişkisini anlamıyorsun.
Şüpheli Philip Jessup ile Catherinein gizli ilişkisini nasıl tanımlarsınız?
Onun Melinda ile ilişkisini saklamak için.
Geçen hafta Bay Durrellin babasıyla ilişkisini tartışıyorduk?
Şimdi de kurbanlarla ilişkisini bulmamız lazım.