Примери за използване на Israr ediyorum на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Tanrım. Israr ediyorum, Lütfen!
О Боже, аз настоявам, моля!Israr ediyorum. Byron da öyle.
Настоявам за това, както и Байрън.Nasıl duracak bir bakalım. Israr ediyorum.
Вижте как изглежда. Аз настоявам.Hayır. Israr ediyorum.
Не, аз настоявам.Kurallara uymanızda ısrar ediyorum aksi halde güvenliği çağırmaya mecburum.
Bunları yasaklamanda ısrar ediyorum ya da merkeze güvenliği riske attığını söylerim.
Настоявам да ги забраните или ще се оплача, че работим при риск.Gerçekten, bayım, ısrar ediyorum… beni oyuna katmayın.
Наистина, мосю, настоявам да ме извините от тази игра.Hayır, hayır, ısrar ediyorum.
Не, не, настоявам.Bu doğru. Önce benden izin alınmadan, tıbbî hiçbir prosedürün uygulanmaması için ısrar ediyorum.
Затова настоявам да не се подлага на процедури без моето изрично разрешение.Bu yatakların Osmanlı Ordusunun kullanımına devredilmesi konusunda ısrar ediyorum.
Настоявам тези легла да се ползват за нуждите на османската армия.Üzgünüm baylar, fakat bu adamın görüşmelerden alınmasında ısrar ediyorum.
Съжалявам, господа, но настоявам той да бъде отстранен от преговорите.Şunlar ayağından düşmeden önce bunları almanda ısrar ediyorum.
Настоявам да ги вземеш преди твоите да се разпаднат на краката ти.Sayın Yargıç, müvekkilemin kendi iyiliği için ağzının kapatılmasında ısrar ediyorum!
Ваша чест, настоявам да запушите устата на клиентката ми, за нейно собствено добро!Sabaha kadar toparlanmazsa, doktor çağırmanda ısrar ediyorum.
Ако не се чувства по-добре сутринта, настоявам да извикате лекар.Bu ofiste olmaya hakkın yok, ve buradan ayrılmanda ısrar ediyorum!
Нямате право да бъдете в този офис, и настоявам да напуснете веднага!Tanugan kanunlarına göre ifadesi geçerli… ve bunu sizin de göz önüne almanızda ısrar ediyorum.
Показанията й са приемливи според Тануганския закон и настоявам да ги приемете.Genç bayan, hemen bir yere gidip konuşmak konusunda ısrar ediyorum.
Млада лейди, настоявам да отидем някъде и да поговорим веднага.Lütfen, ısrar ediyorum, sen söyle.
Моля те настоявам… Ти я изпей.Yeniden düşünmen için ısrar ediyorum, Kaptan.
Ama ısrar ediyorum-- Ne, ne?
Но аз настоя… какво, какво, какво, какво?
