Примери за използване на Kabir на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kabiri öldürdüm.
Gidip Kabiri kendi ayartmış.
Kabiri duydun.
Kabirde seninle zaten.
Nafisa ve Kabiri bölüm 40a getir.
Kabire söz verdim,
Kabire her zaman onunla birlikte olacağıma söz verdim.
Dedi ki; Kabirin bana ihtiyacı varmış.
Kabiri benden kaptın!
Senin gibi insanlar için Kabiri öldürdüm.
Bir yazın Amhad Kabirle ilgiliydi.
Alia Gizabi eskiden Alia Kabirdi.
Hayır, Kabire sordu.
Öldüğümde kabrime çiçek getirmesin.
Babanın kabrini ziyaret et.
Kaymış olarak gözleri, çıkarlar kabirlerden. Sanki çekirgelerdir, çıvgın mı çıvgın!
Kabrim bekleyebilir!
İsa öldü, kabrinde üç gün kaldı ve sonra kalkıp yaşamaya devam etti.
Kabrinin bile nerede olduğunu bilmiyoruz!
KABİR başka bişey.