Примери за използване на Kalkan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu onun kalkan benden onu korumak, ancak anlamına gelir.
Bir keresinde bir dostumuzun cesedini kalkan olarak bile kullandık.
Kalkan için bir emriniz olduğunu biliyorum.
Bizi kalkan olarak kullanıyorlar.
Havayı içeride tutan kalkan, belli ki yüzde yüz işe yaramıyor.
Duke, McCullenın operasyonunun iki tarafı var. Kılıç ve Kalkan.
Kalkan yıkılıyor!
Kalkan ve algılayıcılar kapandı.
Kalkan çalışıyor. Sinyalin asla Asi üssüne ulaşmayacak.
İki lider kalkan konusunu ülkelerinin karşılıklı güvenliğini artırma konulu görüşmeler kapsamında değerlendirdi.
Belki de kalkan onları korkutmuştur.
Sancak motorlarında kalkan yok.
Çiftçiler, kalkan, mızrak ve kalan ekipman,
Kalkan bombardıman altında,
neredeyse hiç silah ve kalkan yok.
Saldırı timinin kalkan düşer düşmez içeri girdiğinden emin ol.
Evet, kalkan indi.
O kadar çoğuyla savaşamayız, kalkan olmadan olmaz.
Kalkan indi!
Evet, kalkan çalışıyor.