Примери за използване на Kaosun на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kaosun kavşak noktası, sınır şehri.
Kıyametin Efendisiyim, Kaosun Önderiyim Sahnenin Tanrısıyım.
Yazdığına göre yaratılış sırasında kaosun ortasında yükselip bir sığınak oluşturacakmış.
O kaosun içerisinden ilk kuru toprak ortaya çıkmış, ve bu piramit şeklindeymiş.
Kaosun da ajanları var.
Kayıtsızlık uzaklaşıyor, abis artıyor kaosun çığlık atan kiri kör ediyor.
Kaosun sebebinin ben olduğumu düşündü.
Kaosun üremesine son ver.
Kaosun sapkın çukurundan, o yaklaşır.
Bu şehir kaosun eşiğinde zaten.
Dışlanmış çocuklar, kaosun evlâtları bu son saat.
Biz kaosun ta kendisiyiz.
Burası kaosun yeriydi.
Kaosun Yedi Tanrısını.
Bana söylemediğin ne? Şehir kaosun eşiğinde.
Bana sorarsan, kaosun sebebi o.
Kafayı bulup, kaosun tadını çıkarıyorlar.
Noelde kullanacagim sözler için kusuruma bakmayin ama Kaosun kiçina tekmeyi bastik.
Bir canavar. Mısırda kaosun ilahı.
Bu da kaosun özü.