KEDERLI - превод на Български

тъжен
üzgün
üzücü
mutsuz
acı
acıklı
hüzünlü
üzüldüm
kederli
üzüntülü
hazin
скърбящата
kederli
yaslı
yas tutan
опечален
kederli
на скръб
kederli
acının
тъга
üzüntü
hüzün
keder
üzgün
acı
mutsuzluk
тъжна
üzgün
üzücü
mutsuz
acı
acıklı
hüzünlü
üzüldüm
kederli
üzüntülü
hazin
тъжни
üzgün
üzücü
mutsuz
acı
acıklı
hüzünlü
üzüldüm
kederli
üzüntülü
hazin
скърбяща
yas tutan
kederli

Примери за използване на Kederli на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Kederli sonbahar gülleri.
Тъжни есенни рози.
Çok iyi bir insandır, ve birazda kederli.
Много добър човек и малко тъжен.
Kederli ve depresif bir şarkı olduğunu hatırlıyorum.
Помня, че беше тъжна и депресираща.
İkiniz de karanlık ve kederli misiniz?
И двете сте мрачни и тъжни?
Ama çok üzgün bir ailemiz ve kederli bir dulumuz var.
Но имаме симпатично семейство и скърбяща вдовица.
Size bu kadar içiren bu zavallı, kederli şehir mi?
Дали този тъжен, жалък град ви накара да се напиете така?
Küçük Bayan Kanser Gene kadar kederli ve asil olamadığım için mi?
Защото не съм тъжна и възвишена като малката Мис"Ген на Рака"?
Bu oğlanlar… Bu kederli ve öfkeli oğlanlar.
Тези момчета, тези тъжни и гневни момчета.
Chet Baker: Doğuştan Kederli.
Чет Бейкър: Роден да съм тъжен.
Her bombadan sonra kederli şarkılar çalıyorlar.
Винаги пускат тъжна музика след бомба.
Yanlızlığımızı, ancak soğuk, kederli ellerimizden kopardıklarında alabilirler.
Могат да вземат от самотата ни, когато стискат студените ни, тъжни ръце.
Dimpynin aşkı olmadan Rajjo kederli''.
Без любовта на Димпи, Раджо е тъжен.
Sık sık korkmuş ve kederli görünürdü.
Тя често изглеждаше уплашена и тъжна.
Etrafta yürüyen siyah yüzler ve kederli gözler.
Хората ходят наоколо с черни лица и тъжни очи.
Neden ağlayışın böyle kederli?
Защо плачът ти е толкова тъжен?
Onlar gerçekten kederli insanlar.
Те са наистина тъжни хора.
Sende kederli bir şeyler var.
Има нещо тъжно около теб.
Kederli insanlara nasıl yardım edileceğini biliyormuşsun.
Че знаеш как да помагаш на хора, които скърбят.
Ne mutlu kederli olanlara; çünkü onlar teselli edilecektir.
Блаженни скърбящите, защото те ще се утешат.
Kederli baba mı yoksa sadık dost mu?
Скърбящият баща? Лоялният приятел?
Резултати: 102, Време: 0.0591

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български