Примери за използване на Maddenin на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Tek bir yumurta, bu çok önemli besleyici maddenin 100 mgdan fazlasını içerir.
Mekân ve zaman, maddenin varlığının şekilleri olarak kabul edilir.
Üretilen veya ithal edilen maddenin miktarı.
Raporda, kullanımı en yaygın uyuşturucu maddenin Marihuana olduğu belirtiliyor.
Maddenin, sonsuza kadar daha küçük parçalara bölünemeyeceğine inanıyordu.
O hâlde maddenin yaratılıp, yok edilemeyeceğini bilirsin.
Düşük frekanslı ses dalgalarının maddenin yerini alabileceğini biliyoruz.
Bu 2 maddenin de olduğu bir yer buldum.
Şahsen ben hayatın, maddenin zamanla kompleksleşmesi sonucu ortaya çıktığını düşünüyorum.
Hangi maddenin daha önemli olduğu konusunda görüş ayrılıkları var.
Plazma maddenin dört durumundan biridir.
Maddenin kaynağı tespit edilememiştir.
Maddenin bir diğer adı B8 vitaminidir.
Süperiletkenlik maddenin kuantum halidir ve bu ancak kritik sıcaklıklar altında gerçekleşir.
Mahkeme 8. maddenin ihlal edilmediğine karar vermiştir.
Maddenin işlenmesi biçim değişikliği ile de olabilir.
Son maddenin Şifacılar adasında olmadığını söylüyor.
Bu maddenin tam olarak ne olduğunu bilmesek de, gizemli güçleri olduğunu biliyoruz.
Maddenin kullanımıyla ilgili kantitatif özellikleri.
Gerçekten çarmıha Gerildiğini, maddenin çarmıhında bulunulduğu izlenimi oluşuyor.