Примери за използване на Nankörlük на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sizden bütün aldığımız rahatsızlık ve nankörlük!
Size nankörlük ediyormuşum gibi düşünmenizi istemedim.
Sen asisin ve sevgime nankörlük ediyorsun.
Ve bu nankörlük.
Nankörlük ettim. Sizin sevginize layık olamadım.
gururlu olabilirsin ama nankörlük edemezsin.
Nankörlük ediyorum.
Bak Rob, nankörlük etmek istemem.
Daha fazlasını istemek nankörlük olur.
Nankörlük sana yakışmıyor, Nathaniel.
Şu bildiğimiz nankörlük yaşlarında.
Nankörlük gibi oluyor ama onu seviyormuş gibi de yapamam.
Bu ne nankörlük!
Lütfen nankörlük ettiğimi düşünmeyin, Dr. Mortimer.
Ona zarar verdiğimi, ona nankörlük ettiğimi.
Ve Musa dedi ki:'' Siz ve yeryüzünde bulunanlar hep nankörlük etseniz, iyi bilin ki Allah zengindir, övülmüştür( sizin şükrünüze muhtaç değildir)''.
Musa dedi ki:'' Eğer siz ve yeryüzünde olanların hepsi nankörlük etseniz, bilin ki Allah gerçekten zengindir, hamdedilmeye layıktır.''.
Nankörlük veya düş kırıklığı,
Rablerine nankörlük edenlerin amelleri,
yeryüzünde bulunanların hepsi nankörlük etseniz, iyi biliniz ki Allah hepinizden zengindir, hamdedilmeye layıktır.