Примери за използване на Not на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Not bıraktım.
Ridley, bu adresi not al ve gelebildiğin kadar çabuk gel.
Bunu da dosyaya not düşerim.
Evet, not alıyorum.
ZBZ kampüste tüm kız kardeşlikler içinde en yüksek not ortalamasına sahip.
Cinayetten sonra not yazmış: Surat yapıyordu.
Yeni not, bankacılık sektöründeki genişleme
Not: Kumrular için teşekkürler.
Not bırakmıştım sana markete uğra,
George, çabuk şunun plakasını not et.
Her günü not ettim.
Genelde, sadece Dr. Martin Luther King hakkında konuşarak iyi not alabiliyordum.
Bunu dosyasına not düşerim.
Hiç bir yerde not gördün mü? Not mu?
Not: Onu böyle elde edersin.
Not bırakırım ona.
Orada not alıp, resim çekiyor olurdu.
Seni 9da alırım. Not al.
Ilaydaa Teşekkürler bunu da not ediyorum.
Kuruluş ilk defa Sırbistana not verdi.