Примери за използване на Rahmet на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Ecclesiastic
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kuran dan inananlara rahmet ve şifa olan şeyler indiriyoruz. O, zalimlerin ise sadece kaybını artırır.
inananlara bir yol gösterici ve rahmet gelmiştir.
Yemin olsun biz, ilk nesilleri helak ettikten sonra Mûsa ya Kitap ı; insanlar için basîretler, kılavuz ve rahmet olarak verdik ki, düşünüp öğüt alabilsinler!
müminler için bir hidayet ve rahmet gelmiştir.
müminlere doğru yolu gösteren bir hidâyet ve rahmet geldi.[ 17,82; 41,44].
O na karşı sizi kim korur; ya da size rahmet dilerse( size kim zarar verebilir)?
mü minler için bir hidayet ve rahmet geldi.
Bilgiyle detaylandırdığımız, inanan bir toplum için yol gösterici ve rahmet olan bir kitabı onlara getirdik.
inananlara doğruyu gösteren bir rehber ve rahmet gelmiştir.
inanan bir kavme rahmet ve hidayet olması dışında( başka bir amaçla) indirmedik.
inananlara hidayet ve rahmet geldi.
And olsun ki Biz onlara bir Kitap getirdik, inanan bir millet için yol gösterici ve rahmet olarak onu bilgiyle uzun uzun açıkladık.
insanlar düşünsünler diye Kitap ı, açık belgeler, doğruluk rehberi ve rahmet olarak verdik!
inanan topluluğa da hidayet ve rahmet.
ettikten sonra öğüt alsınlar, ibret alsınlar diye insanlara cangözleri, hidayet ve rahmet olarak Musa ya kitap verdik!
bu kitapta elbette inanan topluluğa hem rahmet var, hem öğüt.
Oysa bilmezler ki dünya rahmet ve şefaat üzerine Efendimizin yüzü suyu hürmetine dönmektedir.
Senin Rabbin rahmet sahibi( ve) bağışlayıcıdır.
Yoksa daima üstün olan, çok lutufta bulunan Rabbinin rahmet hazineleri onların yanında mı?
Elçi Muhammedin yasa ve emirlerinin ki rahmet ve bereket üzerine olsun onun yeryüzünde ki temsilcisiyim!