Примери за използване на Sahtekârlık на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sahtekârlık suçunu işlemekten dolayı tutuklusunuz.
Sahtekârlık olmaz mı?
Birinin ona güvenenlere karşı işlemiş olduğu Sahtekârlık çemberindeyiz.
Bu bir sahtekârlık davası.
Biraz şans, bolca sahtekârlık.
Hatayı açığa çıkartma, ihmalkârlık, sahtekârlık ve bu seyrek de olsa makul ürün sorumluluğu.
Sahtekârlık aslında. Dünya tarafından kabul görmenin bir yolu.
Hükümetin anlaşmalarında ve programlarında kaynağın kötüye kullanımı, sahtekârlık ve suistimal var mı diye araştırır.
Sahtekârlık çemberinde Dante, çemberin en sıcak
Kuşku ve sahtekârlık hislerim kafamın içinde öyle yüksek sesle bağırıyor
İnsanlar, cinayet, sahtekârlık, hırsızlık ve daha bir sürü kötü şey yaptıkları için… mahkûm gemilerine koyulur.
Çoğu profesyonel kişi sahtekârlık riskinin farkında ve deneylerini belli önlemler alarak tasarlıyorlar.
Romanyanın Sosyal Demokrat Partisi( PSD) sahtekârlık suçlamaları yöneltiyor.
Vahşet ve Sahtekârlık çemberlerine yolculuk edip şeytanın tetikteki gözlerinin tuzağına düşmüş günahkârların olduğu dehşet verici İhanet çemberine ulaşıyor.
İsanın dirildiğini gördüklerini iddia eden bütün erkek öğrencilerin hepsi yalan söylüyor ve diriliş bir sahtekârlık idiyse, neden bulabilecekleri en kötü algılanan,
Örneğin, FBI tarafından sahtekârlık ve zimmete para geçirmeyle ilgili olarak soruşturuluyor.
Bununla birlikte, kullanıcının sözleşmelerini MasterCard veya Visa kredi/banka kartlarından herhangi birini kullanarak satın almış olması halinde ödeme sahtekârlık önleme ve güvenlik uygulamasının bir parçası olarak 30+ 2 gün boyunca saklanır.
inşaata devam etmenin tutarsızlık ve sahtekârlık olduğuna dair dayanak sağladığını iddia ediyor.''
Bunu alıcıdan saklamak sahtekarlıktır ve beni yükümlü yapar.
Bu son sahtekarlık, birincisinden daha kötü olur.”.