SEFIL - превод на Български

нещастен
mutsuz
sefil
perişan
zavallı
mutlu
üzgün
talihsiz
şanssız
bahtsız
kaza
мизерен
sefil
berbat
zavallı
жалка
zavallı
acınası
sefil
kötü
acıklı
çok acınası
talihsiz
бедни
fakir
yoksul
zavallı
sefil
züğürt
окаян
sefil
perişan
zavallı
нещастни
mutsuz
sefil
perişan
zavallı
mutlu
üzgün
talihsiz
şanssız
bahtsız
kaza
нещастна
mutsuz
sefil
perişan
zavallı
mutlu
üzgün
talihsiz
şanssız
bahtsız
kaza
нещастно
mutsuz
sefil
perişan
zavallı
mutlu
üzgün
talihsiz
şanssız
bahtsız
kaza
мизерни
sefil
berbat
zavallı
жалкия
zavallı
acınası
sefil
acıklı
мизерно
sefil
berbat
zavallı
мизерна
sefil
berbat
zavallı

Примери за използване на Sefil на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Sefil ikiyüzlüler!
Нещастни лицемери!
Tuhaf ama enerjik ablamı alıp sefil, sönük bir zombiye dönüştürdün.
Превърна жизнерадостната ми сестра в тъпо и нещастно зомби.
Kendi annem, benim sefil annem senin hünerini onayladı.
Собствената ми майка, моята нещастна майка, разпозна твоето изкуство.
Bizler için ise iş, hayatta kalmanın sefil bir yoludur.
За нас тя е мизерен начин за оцеляване.
Meyve dengeli bir diyetin parçası, sefil kocakarı!
Плодовете са част от балансираното меню, жалка вещице!
Seni sefil piç kurusu-- Senin üstüne atlayıp testislerini içine gömmeliyim aslında.
Вие нещастни ко-- Ще трябва да прескоча тезгяха и да ви сритам топките навътре.
Lucynin müziği bu sefil yere bir eğlence katmıştı.
Музиката на Луси донесе много радост, на това нещастно място.
Böylece normal, sefil hayatlarımıza dönebiliriz.
И така всички ще можем да се върнем към нормалните си, мизерни животи.
Genellikle ben de sefil olduğunda yalnız olmanı tercih ederim.
Обикновено, когато си нещастна, предпочитам да си сама.
Sefil cüceler.
Нещастни лилипути.
Sefil oğlan.
Нещастно момче.
Ne zaman bırakacağını bilmeyen sefil, yaşlı adamı mı diyorsun?
Говориш за жалкия старец, който не знае кога да спре?
Birkaç… sefil cadde ve… sonsuz çöl.
Няколко мизерни улици и безкрайна пустиня.
Sefil fahişe!
Нещастна кучка!
Artık o acınası sefil yüzünü bir daha görmek istemiyorum.
И сега не искам никога да виждам твоето жалко, мизерно лице отново.
Sefil korkaklar!
Нещастни страхливци!
Bu sefil yerde yaşamaktansa ölmek daha iyi.
По-добре мъртъв, отколкото жив на това нещастно място.
Kaderde bu sefil dünyada sonsuza kadar yaşamak varmış.
Орисан съм да живея вечно на тази нещастна земя.
Burada yaşayan insanlar artık sefil olmayacak.
Отношенията между хората ще престанат да бъдат мизерни.
Sonra sefil hayatına dönebilirsin.
после се върни към жалкия си живот.
Резултати: 240, Време: 0.0699

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български