Примери за използване на Sessizleşti на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Birdenbire her şey sessizleşti.
Western Union gittikten sonra sessizleşti.
ihtiyar sessizleşti ve önündeki kuzu gerdanı itti.
Zaman durdu ve sessizleşti herşey.
Her şey birden çok sessizleşti, değil mi?
Şimdi birden kilise gibi sessizleşti.
Bittiğinde, her şey sessizleşti.
Sen gittikten son, çok sessizleşti.
Sonra annem sessizleşti.
Babamın vefatından beri ev sessizleşti.
Gece derinleşti ve her şey sessizleşti.
Sen yokken ev çok sessizleşti.
Ondan sonra kasaba iyice sessizleşti.
Keman sessizleşti.
Deniz sessizleşti.
Hayat birden sessizleşti.
Dedi. Oda sessizleşti ve bir kadın'' Asla olamaz, bizim tarihimizle insanların sistematik bir şekilde ölümüne asla izin veremeyiz.
Kardeşin sessizce parasını alacak ve Portekize dönecek.
Geri kalan ömrünü sessizlik içinde geçirebilirsin sanırım.
Sessiz ortak!