Примери за използване на Silahtan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ona silahtan bahset.
Marotta o silahtan sorumluydu.
Ben silahtan korkmam.
Silahtan kurtulabilirlerdi. Ama Cantorın hikayesini desteklemek istediler.
Silahtan anlar biri değilmiş.
Hala Elçiyi vuran kurşun hangi silahtan çıktığı belirlenemedi.
Bir satıcıdan çalınan 3 silahtan birisi.
Tahta kıymık gibi görünüyorlar. Belki silahtan bir parçadır.
Silahtan hoslanmam.
Rambonun kullandığı silahtan mı var''.
Ne tür biyolojik silahtan söz ediyoruz?
Bizim laboratuvara gönderdiğimiz kurşunlar aynı silahtan çıkmaydı.
Güç kuvvetten ya da silahtan gelmez.
ikisi de aynı silahtan çıktı.
Görünüşe göre silahtan bir sonuç çıkmayacak.
Seks ve silahtan kuzeyli liberaller korkar.
Onu yapmak için bir kova su ve dört silahtan daha fazlası gerekecek.
Senin için bir ceset ve silahtan kurtuldum.
Takip edildiğimizi sanıyordum. Bana çok sinirlendi. Silahtan kurtulacağını söyledi.
Beş kovanın kaplaması da aynı silahtan.