Примери за използване на Sinirlendirdi на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu da açık şekilde sizi sinirlendirdi.
И това определено те е ядосало.Beni çok sinirlendirdi.
Много ме изнерви.Bu cevap onu bayağı… sinirlendirdi.
Ve bu seni çok sinirlendirdi.
Това те е побъркало.Bugün sabah, bize'' yeteri kadar Yahudi değilsiniz'' der gibi bakan haham beni çok sinirlendirdi.
И този шибан равин сутринта, който ни гледаше все едно не сме достатъчно евреи, това ме ядоса толкова много.Evet bu beni sinirlendirdi. Belki sunumumu yapmadan önce kafayı bulmamam da gerekirdi.
Добре, това ме вбеси, и, да, може би не трябваше да изпушвам онзи микс от трева преди да изнеса презентацията си.Son derece duygusuz, aptal çocuk kendi güvensizliğini örtmeye çalışıyordu ama Tanrım beni çok sinirlendirdi.
Невероятно, нечувствително тъпо хлапе опитващо се да скрие собствената си несигурност, Исусе ядоса ме.Eli Manning sanarak hava atıyordu. Bu, beni çok sinirlendirdi.
сякаш е Господ, съвсем ме вбеси.Bilemiyorum. Beni sinirlendirdi.
просто ме ядоса.Onu sevdiğinize inanıyorum ama o ilişkiyi bitirdi bu sizi gerçekten sinirlendirdi.
Аз вярвам, че си я обичал, но тя Val daha fazla Gölge Avcısı yaratmak için Merkezden Ölümlü Kupayı istedi ama bu onları sinirlendirdi.
Вал искаше Клейва да използва Бокала на смъртта за да създаде повече Ловци на сенки, но това само ги разяри.Bu sabah Kylienin, benim havuzuma yüzmeye gelmesi bile, onu daha çok sinirlendirdi.
Повече се ядоса, като видя Кайли да идва на басейна ми. Коя е Кайли?onunla tanışmak beni sinirlendirdi.
Sinirlen. Bağır.
Ядосай се, викай.Bu seni sinirlendiriyor, değil mi?
Romantik ilişkilerde sizi sinirlendiren birşey çizmek zorundaydınız.
Sinirlenme Harry.
Спокойно, Хари.Sizi sinirlendiren olaylara hemen tepki vermemeyi öğrenin.
Опитайте се да не реагирате веднага на всичко, което ви дразни.Bay Allworthy o kadar sinirlenmiş ki Bay Jonesu görmek bile istemiyormuş.
Sinirlendirme beni.
Не ме дразни.
