Примери за използване на Sorununun на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Akciğer sorununun akciğerle ilgisi yok.
Humanichler, melez sorununun en iyi çözümü.
Tulip sorununun icabına baktım.
Kim olduğunu ve sorununun ne olduğunu bilmiyoruz.
Facebooktaki erişim sorununun nedeni belli oldu.
Lütfen bana onun sorununun ne olduğunu söyleyin?
Kabul edeceksin çünkü sorununun tek çözümünü teklif ediyoruz.
Sorununun ne olduğuna bağlı bu.
Onun sorununun ne olduğunu biliyorum.
Sorununun ne olduğu öğrenmek için hemen bir doktor bulmalıyız.
Bence Rustın sorununun bir parçası da bazı şeylere ihtiyacı olduğunu kabul edememesiydi.
Ve sorununun bir parçası.
Enerji kullanımı, bu sorununun en önemli nedenlerinden biri olarak gösteriliyor.
Ablanın uyuşturucu sorununun sorumlusu ben miyim?
Senin sorununun ne olduğunu söylemen gereken kısımdayız.
Bu sorun Ortadoğu sorununun sadece küçük bir parçasıdır.
Sorununun Havendaki herkesi öldürmesine engel olmak için 12 saatten daha az bir süremiz var.
Sorununun ne olduğu konusunda haklıysak tabii.
Ayrıca, sen Malezyanın sorununun bir parçasısın.
Bütün bu şeyler nüfüs fazlalığı sorununun büyümesine yol açıyor.