Примери за използване на Takvimine на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Senin takvimine göre tam olarak 7 Mayıs tarihinde.
Nihayet McTierneyin bilgisayarına eriştik takvimine baktık.
Babanın takvimine bakarken mi?
В календара на баща ти?Dianein takvimine bakacağım.
Çin takvimine göre 2012 Ejderha yılı.
Onun takvimine erişimi var.
Тя има достъп до календара му.Halk takvimine göre, bugün'' Genç yıl'' başlıyor.
Според народните поверия днес започва Новата година.Halk takvimine göre….
Според народните поверия,….Onların takvimine bakıp kendini tatmin etmeyi saplantı haline getirmiş birkaç hastam var.
Имам няколко пациенти, които мастурбират на календара им.Bunu takvimine yazmamı ister misin?
Ще желаеш ли да запиша това в графика ти?Takvimine not düştüm.
Записах в календара ти.Çin takvimine göre 2007 domuz yılıdır.
Ödeme takvimine sadık ol yoksa çocuklar güzel yüzünü dağıtacak.
Придържай се към графика за плащане, или моите момчета ще размажат хубавото ти лице.Dr. Lecterın takvimine bir göz attın galiba?
Надникна ли в календара на д-р Лектър?Çin Takvimine göre 2015 keçilerin yılı.
Според китайския хороскоп 2015 година е годината на Дървената Овца.Çin takvimine göre 2018 KÖPEK Yılıdır.
Според китайския хороскоп 2018-та е Годината на кучето.Çin takvimine göre 2017 HOROZ Yılıdır.
Според китайския хороскоп 2017 г. е Годината на Огнения петел.Erica bunu takvimine yazmıştı.
Ерика беше записала това в календара си.Arjantin, 2013te Korenin yerine Formula 1 takvimine girmeyi düşünüyor.
Аржентина може да измести Корея от календара на"Формула 1" през 2013 година.Hayır, bunu mutfak takvimine yazalı çok oluyor.
Не, отбелязах го на календара в кухнята доста отдавна.
