Примери за използване на Terketme на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Morganın espri anlayışı onun patronunu terketme nedenin miydi?
Phil, tanrım lütfen beni terketme.
Aileni hiç bir zaman Asla terketme.
Lütfen beni terketme.
Tanrım, bizi terketme.
Beni terketme.
Fakat nasıl derler, şehri terketme.
Şehri terketme.
Parmayı nasıl istersen cezalandır ama onu terketme.
Beni bir daha sakın terketme.
Aşkım, sana yalvarırım, beni terketme.''.
Ancak 2000 yılında Sırbistan, Milosevicin mirasını tamamen terketme fırsatını kaçırdı.
Terkedilmiş bir madenden mi SOS sinyali aldık?
Sonunda onu terkettin, ona boşanma haricinde hiçbir seçenek bırakmadın.
Aton beni terketti savaşa,… çılgınlığa,… ölüme.
Aztekler uzun süre önce terketti burayı ama biz yerleştik.
Mülkü terketmek için 24 saatiniz var, her birinizin.
Mürettebatı, denizaltıyı terketmeye nasıl ikna edebilirsin?
Fakat annesi onu terketti ve ve onu almak için kan yemini ettim.
Evet, burası terkedilmiş bir fabrika Jessica.