Примери за използване на Titriyordu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
O anda elleri zangır zangır titriyordu.
А ръцете му така трепереха.Terlemişti ve titriyordu.
Oraya vardığımda çok korkmuştu elleri zangır zangır titriyordu.
Беше много уплашена, когато отидох. Ръцете й трепереха.Libbyi bulduğumda ayakta öylece duruyordu. Titriyordu, sallanıyordu.
Когато намерих Либи, тя просто стоеше там… тресеше се и трепереше.Dizlerim titriyordu.
Коленете ми трепереха.Böyle titriyordu.
Трепереше така.Notlarını tutarken elleri titriyordu.
Ръцете й трепереха, докато държеше записките си.Elim bu yüzden titriyordu.
Затова ми трепереше ръката.Ve dört yaşındaki bebeğimi… o arabaya koyarken ellerim titriyordu.
И ръцете ми трепереха, докато слагах 4-годишното си момиченце в колата.Duvarlar titriyordu.
Стените трепереха.elleri titriyordu kalbinin deli gibi attığını söyledi.
ръцете й трепериха. Сърцето й препускало.Solgundu, titriyordu, gerçekten çok dengesiz görünüyordu.
Беше блед, треперещ, нестабилен.Titriyordu. Bakın şimdi olduğu gibi.
Треперела е, както Yaprak gibi titriyordu, yüzü kıpkırmızı olmuştu.
Разтрепера се като листо и Keskin ve etkileyici zehirli diş tekniği karşısında kötülük bile titriyordu.
Дори самото зло треперело пред неговата техниката на отровния зъб.Konuşurken elleri titriyordu.
O kadar isteksizce yapıyordu ki, elleri titriyordu.
Толкова я отвращава, че ръцете й треперят.Şaşkınlıktan orada kalakalmıştı. Üzerinde sadece iç çamaşırları vardı ve soğuktan titriyordu.
Стоеше там, замръзнал от изненада, облечен само с бельото си, треперещ в студа.Ama bacaklarım öyle şiddetli titriyordu ki kımıldayamadım.
Но краката така ми трепериха, че не можех да помръдна.Çıplaktı ve titriyordu.
Голо и треперещо.
