Примери за използване на Tutardı на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Alice işiyle ilgili sır tutardı.
Eskiden burada, koridorda oturup beni gözlerken not tutardı.
Kapısını sürekli kapalı tutardı.
Sincap, makyaj malzemelerimi bir tarafta fındıklarını diğer tarafta tutardı.
Korku sizi canlı tutardı.
Tartışmalarda her zaman annesinin tarafını tutardı.
Elimi senin elini tutuşum gibi tutardı.
Eminim kazak bütün dünyayı sıcacık tutardı.
Ellen, Missieye hamileyken o da tıpkı senin gibi göbeğini tutardı.
Annemse bize rağmen evi temiz tutardı.
Whalley en değerli Çin biblolarını şuradaki bu dolapta kilit altında tutardı.
Janice Santos burayı hep böyle boş mu tutardı?
Her şeyi burada tutardı.
Sadece Zip pahalı lenslerini orada tutardı.
Nazik adamlar güzel kızları tutardı beyazlar içinde*.
Annem mutfakta yanında tutardı beni. Hamur işleri hakkında bildiği her şeyi öğretirdi.
Bayan Sibley geldiğimi bilse beni cezalandırır, kamçıya tutardı. Ama Bay Hookeun onu mahvedeceğinden korkuyorum.
Başka kimin Moğolistan bağlantıları olabilir TALOyu güvenli şekilde açabilir ve suikastçı olarak bir sörfçü tutardı?
Perşembe geceleri, arkadaşlarımla klübe giderdim. O da kendine bir bebek bakıcı tutardı.
Levi bankalara güvenmezdi, içinde gizli bir çekmecesi olan eski tip bir masam vardı. Parasını orada tutardı ve en son para ortada yoktu.