Примери за използване на Vatana ihanetten на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Vatana ihanetten suçlu senatör.
İskoçya Kraliçesi Mary vatana ihanetten suçlu bulundu.
Cinayet ve vatana ihanetten idam edileceksin.
Eğer onda ödemelere dair bir şey yazıyorsa vatana ihanetten ölürsün.
Onu korurum Casey. Söz veriyorum.- Vatana ihanetten suçlanırsınız.
Çok basit: Suçu üstüne atıyorlar. Cinayetten ve vatana ihanetten.
torununun oğlu vatana ihanetten idam edildi.
Queimada yurttaşları, özel askerî mahkeme eski Başkan Sanchezi vatana ihanetten suçlu buldu.
Az sonra göstereceğim şeyle ilgili tek kelime ederseniz vatana ihanetten idam edilirsiniz.
Casusluktan, vatana ihanetten, adam öldürmeye teşebbüsten yargılanacaksın
Geçen bir ay içerisinde senatodan yedi meslektaşım idam edilmiş diye duydum vatana ihanetten.
Türkiyenin iç yasalarını AB yasalarıyla uyumlu hale getirme amaçlı aldığı tedbirler kapsamında idam cezasının 2002 yılında kaldırılmasına dek vatana ihanetten idam edilmeyi bekliyordu.
Bay Stanton, Başkanın emriyle sizi Amerika Birleşik Devletlerine komplo düzenlemek ve vatana ihanetten tutukluyorum.
azıcık olsun dile getirirseniz tutuklanacak, susturulacak ve muhtemelen vatana ihanetten yargılanacaksınız.
İngiltere Kraliçesi Annein zinadan ve vatana ihanetten Kralın huzurunda yakılıp,
Vatana ihanetten bana dava açan Doğu Hindistan Şirketi üyelerinin tüm suçlamaları öğle vaktinden önce düşecek.
Kraliçe Catrinaya hakaret edecek bir sonraki kişi vatana ihanetten yargılanacak ve kanunlar dâhilinde boynu vurulacak.
Casusluktan, vatana ihanetten, adam öldürmeye teşebbüsten yargılanacaksın
Fark edilirlerse, vatana ihanetten idam edileceklerdi.
Quintus Hortensiustarafından savunuldu ancak vatana ihanetten mahkûm olmaktan kurtulamadı.