YAPMAZ - превод на Български

прави
yapıyorum
yaparım
yapacağım
yapıyorum ben
bir yapıyorum
mi yapıyorum
halt
yaptığımı
işim
hazırlıyorum
причинил
yapmaz
sebep
neden
yol açtı
сторил
yaptın
bir şey
не постъпват
yapmaz
davranmaz
върши
yaptığını
yapıyor
işlerse
yaparsa
yarıyor
правят
yapıyorum
yaparım
yapacağım
yapıyorum ben
bir yapıyorum
mi yapıyorum
halt
yaptığımı
işim
hazırlıyorum
правиш
yapıyorum
yaparım
yapacağım
yapıyorum ben
bir yapıyorum
mi yapıyorum
halt
yaptığımı
işim
hazırlıyorum
правя
yapıyorum
yaparım
yapacağım
yapıyorum ben
bir yapıyorum
mi yapıyorum
halt
yaptığımı
işim
hazırlıyorum
не го
onu
bunu
ona
sakın
öyle
buna
değil mi
yapmak
zaten
böyle

Примери за използване на Yapmaz на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Hep bunu yapmaz mısın?
Не е ли това, което правиш?
Göktaşları normalde böyle yapmaz, değil mi?
Астероидите обикновено не правят така?
Bu seni erkek yapmaz.
Това не те прави мъж.
Ama, Paolo bana asla böyle bir şey yapmaz.
Но Paolo не би ми причинил това.
Her zaman plan yapmaz mısın zaten?
Винаги си правиш планове, нали?
Tas duvarlar sirf hapishane yapmaz veya demir parmaliklar her daim kafes olmaz.''.
Каменните стени не правят затвор, нито решетките- клетка.".
Parallaxi kopyalamış olman seni bir oyun tasarımcısı yapmaz.
Правя игри. Не се мисли за дизайнер на игри, само защото отмъкна"Паралакс".
Bu seni normal yapmaz, Bill.
Tова не те прави нормален, Бил.
Jean bana bunu yapmaz.
Жан не би ми причинил това.
Çünkü küçük yaştaki fahişeler asla böyle şeyler yapmaz, değil mi?
Защото малолетните проститутки никога не правят такива неща, нали?
Birisinin kötü bir şey yapmış olması onu tamamen kötü yapmaz.
Защото някой е направил нещо лошо, това не го правиш лош човек.
Banu ister de ben yapmaz mıyım?
Башар: Аз правя, или аз не правя?
Televizyon hiç iyi şeyler yapmaz.
Телевизията не прави нищо добро.
O çok farklı. Bunu Lanaya yapmaz.
Не би го причинил на Лана.
Sizin gibi insanlar büyük işler yapmaz, değil mi?
Хора като теб не правят големи дела, нали?
Hayır, sen bunu yapmaz.
Не, не правиш това.
Bu beni iyi biri yapmaz.
Това не ме прави добър човек.
Makinalar asla hata yapmaz.
Машините не правят грешки.
İşlem uygulamadan, hastalarında hiç fiziki muayene yapmaz mısın sen?
А не правиш ли пълен преглед на пациентките си преди да ги изчукаш?
Bu beni kötü biri yapmaz.
Това не ме прави лош човек.
Резултати: 992, Време: 0.0651

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български