YIYECEK - превод на Български

храна
yemek
yiyecek
gıda
yem
erzak
food
besin
beslenme
maması
за ядене
yiyecek
yemek
yemen için
atıştırmalık
за хапване
yiyecek
yemek
atıştırmalık
ister misin
да ям
yemek
yiyecek
хранителни
gıda
beslenme
besin
yemek
yiyecek
besleyici
besinsel
market
да хапнеш
yemelisin
yemen
yiyecek
atıştırmak
ще изяде
yer
yiyecek
храната
yemek
yiyecek
gıda
yem
erzak
food
besin
beslenme
maması
храни
yemek
yiyecek
gıda
yem
erzak
food
besin
beslenme
maması
храните
yemek
yiyecek
gıda
yem
erzak
food
besin
beslenme
maması
да яде
yemek
yiyecek
да хапнем
да хапнете
да хапна
да ядем
yemek
yiyecek
да ядеш
yemek
yiyecek

Примери за използване на Yiyecek на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Eminim Daphne dolaba yiyecek bir şey bırakmıştır.
Сигурен съм, че Дафни е оставила нещо за хапване в хладилника.
Asıl sen ne yaptığına bak, şimdi o şey yüzüğümü yiyecek.
Сега виж какво направи. Това нещо ще изяде пръстена ми.
Karıma söyle bana yiyecek birşeyler getirsin.
Кажи на жена ми, да ми донесе нещо за ядене.
Ve ben de onun abisi, Frederick Scudder, yiyecek toptancısı, hizmetinizdeyim.
А аз съм му брат- Фредерик Скадър, хранителни доставки, на вашите услуги.
Yiyecek alerjisi mi, tahammülsüzlük mi?
Хранителна алергия или непоносимост?
Yiyecek patentlerinin üzerine bir kişi elini koysa, onlara milyarlara patlar.
Ако някой се сдобие с патентите на храните на компанията, това може да им струва милиарди.
İçeri gel. Yiyecek ve içki al.
Влизай да хапнеш и пиинеш.
Önce bana yiyecek birşeyler verin.
Първо ми дай нещо да ям.
Bu arada size yiyecek ya da içecek bir şey ikram edebilir miyim?
Докато пристигнем, мога ли да ви предложа нещо за хапване или пийване?
almaya son vermeliyiz yoksa pastanın tamamını faizler yiyecek.
вземаме толкова много назаем, защото иначе лихвата ще изяде целия пай.
İlk oğlumuz, Gator. Ona yiyecek bir şeyler hazırlıyorum.
Първородният ни син Гейтор, а аз му приготвям нещо за ядене.
Her öğün dengeli olmalı ve çeşitli yiyecek gruplarından ürünler içermelidir.
Всяко хранене трябва да бъде добре балансирано и да съдържа продукти от няколко хранителни групи.
Yiyecek erzağını mı kirletmek istedi sence?
Мислиш ли че…- Че иска да зарази хранителните запаси?
Dünyadaki herkes bizim yiyecek sistemimizi ithal ediyorlar.
А хора от цял свят внасят нашата хранителна система.
Tüketiminde Yiyecek ve İçeceklerin Harcama veya Dağıtımına İlişkin Genel Kılavuzlar.
Общите насоки за разходите или на храните и напитките.
Ayrıca hemen sana yiyecek bir şeyler getireceğiz.
След малко ще ти пратим нещо да хапнеш.
Yiyecek bir şey istiyorum!
Искам да ям нещо!
Bay Batese yiyecek bir şeyler verebilir misiniz?
Може ли да намерите нещо за хапване за г-н Бейтс?
Sana bir soru: Kurt vejeteryansa Kırmızı Başlıklı Kızı kim yiyecek?
Как мислите- дали Страшния сив вълк ще изяде Червената Шапчица?
Konuş onunla, ben yiyecek bir şeyler getireyim.
Ти говори с нея, а аз ще донеса нещо за ядене.
Резултати: 5391, Време: 0.0814

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български