ERKENNBARE - Turkce'ya çeviri

tanınabilir
erkennbar
erkannt werden
bekannten
wiedererkennbare
identifizierbar
belirgin
deutlich
prominent
eindeutig
sichtbar
auffällig
erkennbar
offensichtliche
ausgeprägte
klare
markante
belli
offensichtlich
klar
offenbar
eindeutig
anscheinend
natürlich
wohl
bell
zeigen
scheinbar
anlaşılır
moment
jetzt
augenblick
sobald
gerade
ist
jederzeit
gedenke
zeitpunkt
tanınmayan
unbekannte
nicht anerkannten
nicht erkanntes
wiedererkennbare
erkennbare

Erkennbare Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Keine erkennbare Reaktion.
Görünür bir reaksiyon yok.
Fc= Der Bruchteil der Zivilisationen, die eine Technologie entwickeln, die erkennbare Zeichen ihrer Existenz in den Weltraum setzt.
Fc= Varlıklarına dair, uzaya algılanabilir işaretler gönderebilecek bir teknoloji geliştiren uygarlıkların fraksiyonu.
Es ist wichtig, dass wir dies ohne erkennbare Zellschäden tun konnten.
Önemli olarak, bunu tanımlanabilir hiçbir hücresel hasar olmadan yapabildik.
Das Nasenbluten tritt ohne erkennbare Ursache ganz plötzlich auf.
SPOTTAN kanamalar nedeni bilinmeden aniden ortaya çıkar.
Ohne erkennbare Ursache(wahrscheinlich am häufigsten).
Tanımlanabilir bir neden yok( en yaygın).
Theoretisch kann jede erkennbare Tendenz(oder auch mehrere Tendenzen)
Teoride, herhangi bir tanımlanabilir eğilim( veya eğilimler)
Die erste erkennbare Social-Media-Site, Six Degrees, wurde 1997 erstellt.
Tanınan ilk toplumsal paylaşım ağı 1997 yılında kurulan SixDegreesdir.
In klinischen Studien erhielten Patienten bis zu 20 mg/kg ohne erkennbare toxische Wirkung.
Klinik çalışmalarda hastalar bariz bir toksik etki görülmeden 20 mg/kg a kadar dozlar almıştır.
Dutzende Opfer ohne erkennbare Verbindung zum Park oder untereinander.
Ne birbirleriyle ne de parkla görünürde hiçbir ilgisi olmayan düzinelerce kurban.
Emotionen haben wahrscheinlich auch eine eindeutige und erkennbare Ursache.
Duyguların ayrıca kesin ve tanımlanabilir bir nedeni olabilir.
Epilepsie hat bei etwa der Hälfte der Betroffenen keine erkennbare Ursache.
Epilepsinin, bu durumdaki kişilerin yaklaşık yarısında belirlenebilir bir nedeni yoktur.
der Hälfte der Patienten scheint keine erkennbare Ursache zu haben.
yarısı arasında tanımlanabilir bir neden yok gibi görünüyor.
Hinweis: Kinder können erschreckende Träume ohne erkennbare Inhalte sehen zu können.
Not: Çocuklar, içeriğini anlamaksızın korkunç rüyalar görebilirler.
geben ihr eine deutlich erkennbare Musterung.
büyüklük bakımından farklılık gösterir.
Das prächtigste Merkmal der Jugendkultur ist die extrem leicht erkennbare dunkle Form!
Gençlik kültürünün en göze çarpan özelliği, çok kolay tanımlanabilen koyu biçim görünümüdür!
Entschuldigungsmacht Präsident streckt sich nur bis zu laut des Bundesgesetzes(Bundesgesetz) erkennbare Straftaten aus.
Başkanın affı, yalnızca Amerika Birleşik Devletleri Federal yasalarına göre algılanabilecek suçlara kadar uzanır.
Barcelona ist vielleicht die am leichtesten erkennbare Fertigungsumgebung.
Barcelona belki de en kolay tanınan üretim ortamıdır.
Kein Effekt- Keine erkennbare Veränderung der Materialoberfläche.
Etki Yok: Malzeme yüzeyinde fark edilebilir bir değişiklik yok.
Al-Zahir: der Erkennbare.
Bağışta Bulunan Ziya Aydın.
Während des 20. Jahrhunderts waren die St. Bernards eine ziemlich beliebte und erkennbare Rasse, aber nicht allzu häufig.
Yüzyılda, Aziz Bernards oldukça popüler ve tanınabilir bir cins, ama çok yaygın değil.
Sonuçlar: 54, Zaman: 0.0821

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce