He wants to go Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
No, he wants to go forward.
Anyways, after this, he wants to go to some old folks hospital.
If he wants to go, I will gladly give him my place.
Tom said he wants to go.
He's… Well, he wants to go with the public defender.
O şey… Amme avukatıyla devam etmek istiyor.Boss, I think he wants to go to the bathroom.
Patron, sanirim tuvatele gitmek istiyor.Doesn't mean he wants to go to America either.
Ed says he wants to go tomorrow.
Ed yarın gitmek istediğini söylüyor.Julia was saying,"oh, if he wants to go, let him go. .
Julia'' Gitmek istiyorsa bırak gitsin.'' diyordu.Boss, I think he wants to go to the bathroom.
Patron, sanırım tuvatele gitmek istiyor.Take him where he wants to go.
Onu gitmek istediği her yere götür.If he wants to go die, then our job is to go die with him!
Eğer ölüme gitmek istiyorsa, öyleyse bizim görevimiz onunla ölüme Now that I know he wants to go with me, I think I will call him myself.
Artık benimle gitmek istediğini bildiğime göre sanırım onu kendim arayacağım.Princeton? He wants to go to the school. Again?
Yine mi?- Princetona gitmek istiyor.Why he wants to go there is beyond me.
Neden oraya gitmek istediği beni aşar.And if he wants to go.
Eğer gitmek istiyorsa.Akira-san said he wants to go home. Yuma!
Akira-san, eve gitmek istediğini söyledi. Yuma!He wants to go to the school. Again?- Princeton?
Yine mi?- Princetona gitmek istiyor.Does your father have some other place he wants to go?
Babanızın gitmek istediği başka bir yer mi var?Su kayağına gitmek istediğini söylüyor.
