ISN'T IT POSSIBLE - Turkce'ya çeviri

['iznt it 'pɒsəbl]
['iznt it 'pɒsəbl]
mümkün değil mi
isn't it possible
can't
's possible , is
no way
it's impossible
olamaz mı
couldn't it
isn't
is it possible
could it have
isn't it possible
mümkün değil midir
isn't it possible
can't
's possible , is
no way
it's impossible

Isn't it possible Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Isn't it possible he's broken out?
Parçalayıp çıkması mümkün mü?
Isn't it possible he's?
Onu kıramaz mı?
Why isn't it possible?
Niye mümkün olmasın?
Hey, why isn't it possible?
Hey nneden mümkün değilmiş?
Isn't it possible that a teacher is the thief?
Hırsızın bir öğretmen olması mümkün mü?
Isn't it possible that there were more victims?
Başka kurbanlar da olması mümkün değil mi?
Isn't it possible?
Bu mumkun degil mi?
Isn't it possible there were some papers stored elsewhere?
Evrakların başka bir yerde depolanmış olması mümkün değilmi?
And why isn't it possible?
Peki, neden mümkün değilmiş?
Come on, Aunty, why isn't it possible?
Hadi, teyze, neden mümkün olmasın?
Well, isn't it possible for an evil company to make people happy?
Evet, kötülüğün insanları mutlu etmesi mümkün değil mi?
Isn't it possible that earlier on, I wasn't worth noticing?
Beni daha önce fark etmen mümkün değildi!
Isn't it possible that your mother may have lied to you?
Annenin sana yalan söylemiş olması mümkün olamaz mı?
That she did the same thing to Thawne? Isn't it possible.
Aynı şeyi Thawneda da yapmış olması mümkün değil mi?
Detective isn't it possible that a mugger killed Roger Kelly?
Dedektif, Roger Kellyi bir hırsızın öldürmüş olması mümkün mü?
Without it being all wrapped up in suffering? But isn't it possible for me to love you?
Peki seni acı içinde kıvranmadan sevmem mümkün değil mi?
Isn't it possible, Congressman-- having flown a plane yourself-- that your judgment is clouded by the natural sympathy you feel.
Şu mümkün değil midir sayın senatör-- eğer bir uçak kullandıysanız.
To have feelings for two people at the same time? I do. but isn't it possible I love Navid, but?
Navidi seviyorum ama… aynı anda iki kişiyi sevmek mümkün değil midir?
That the sense of grief that you felt over their loss… inspired you to make your statement? Yes. Isn't it possible, sir?
Arkadaşlarınızı kaybetmenin verdiği acı sizi… Şu mümkün müdür efendim, Evet. bu açıklamaları yapmaya teşvik etmiş olabilir mi?
Isn't it possible that someone else has too? If we have mistaken this woman for a drug dealer?
Bu kadının uyuşturucu kaçakçısı olması konusunda yanıldıysak… başkasının da aynı şekilde yanılmış olabilme ihtimali var mıdır sizce?
Sonuçlar: 56, Zaman: 0.0685

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce