BIR YANDAN - Almanca'ya çeviri

einerseits
bir yandan
bir taraftan
diğer taraftan
hem
ich
ben
sana
dabei
bu
er
o
kendisi
nebenbei
ayrıca
bu arada
bir yandan
bunun yanında
da
orada
burada
çünkü
var
geldi
i̇şte
şurada
yanında
içinde
und
ve
peki
hem
ayrıca
edip
andererseits
yine
ayrıca
öte yandan
diğer yandan
diğer taraftan
ama
von einer Seite
mir
ben
sana

Bir yandan Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ama bir yandan Bay Nethertonı gönderirseniz iyi olur. Üzerinde çalışıyoruz?
Und wir arbeiten daran. Aber könnten Sie zwischenzeitlich Mr. Netherton losschicken?
Bu konuda babalık etmek istiyorum ama bir yandan çok sevimli ve komik!
Ich möchte da erziehend einwirken, aber es ist auch goldig und komisch!
Bir yandan bu dahiyane fikir için kendiyle gurur duyuyordu.
Er war ein wenig stolz, auf diese Idee von ganz alleine gekommen zu sein.
Bir yandan eğlencesine fal bakardın ama daima karşılıksız.
Du hast nebenbei die Zukunft gelesen, nur zum Spaß, aber immer kostenlos.
Bir yandan nefret ettim bu kadar iyi olmandan.
Ich habe dich gehasst, weil du so dermaßen gut gewesen bist.
Bir yandan kitabımı okudum bir yandan güneşte ısındım.
Dabei lese ich ein Buch und lasse mich von der Sonne wärmen.
Bir yandan diğer yana.
Von einer Seite zur anderen.
Sanırım… Bilmiyorum. Bir yandan sana bir şekilde ihanet etti.
Keine Ahnung. Einerseits hat er Sie wohl irgendwie verraten.
Bir yandan da bir iğneyle ahşap bir panoya asılmak pek hoş değil.
Andererseits kann es nicht schön sein, an ein Holzbrett gepinnt zu sein.
Bir yandan, attığı cesur adımlar övülüyor.
Und ich schätze die mutigen Schritte.
Bir yandan orada daha ucuz,
Zum einen ist er dort wesentlich günstiger
Bir yandan araştırmaya devam ediyorum tabi.
Natürlich recherchiere ich nebenbei weiter.
Bir yandan da kendime kızıyorum.‘ Senin yaptığın oldu mu şimdi?
Da war auch ich plötzlich aufgeregt.„Hast du dich jetzt endlich durchgerungen?“?
Bir yandan vites değiştirirken bir yandan oğlumu sarardım ben.
Ich wickelte meinen Sohn mit einer Hand während ich schalte.
Bir yandan bitmesini istiyorsunuz.
Einerseits will man, dass es vorbei ist.
Bir yandan, bu enerjiler tükenir, bir yandan da CO, CO2,
Einerseits sind diese Energien erschöpfbar, andererseits sind sie in CO,
Bir yandan da annesiyle tanışmaya hazır değildi.
Als sei er noch nicht bereit, Bekanntschaft mit seiner Mutter zu machen.
Ben bir yandan çalışırken akvaryumda balık bile bakamam.
Arbeit und einen Goldfisch? Zu viel für mich.
Bu kadar, bir yandan diğerine.
Gut so, von einer Seite zur anderen.
Çünkü senin gibi bir kızım var. Şanssızdım. Ama Abbie, bir yandan öyle şanslıyım ki.
Aber, Abbie, es war solches Glück, so unfassbares Glück, dass ich dich bekam.
Sonuçlar: 233, Zaman: 0.0856

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca