BIR YOLDA - Almanca'ya çeviri

Weg
uzak
kayıp
ayrılmak
çıkmak
yolu
gitti
yol
uzaklaş
çek
gideli
auf einer Straße
Road
yolu
yol
caddesi

Bir yolda Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Herhangi bir başka yolda, delilik yatar.
Alles andere führt in den Wahnsinn.
Unutmaya çalıştığın ama asla başaramadığın bir yolda bir yolculuk.
Wir gehen auf eine Reise, auf einem Weg, den du vergessen wolltest, aber nicht konntest.
Unutmaya çalıştığın ama asla başaramadığın bir yolda bir yolculuk.
Eine Reise auf einem Weg, den Sie versuchten zu vergessen, aber nie konnten.
Ama bu adam bir yolda Carl.
Aber er ist auf einem Weg, Carl.
Kimsenin bilmediği bir yolda.
Auf dem Weg, den niemand kennt.
taahhüt laf yatan bir yolda bir inek.
gemachte Ankunft auf das eine Kuh auf der Straße.
Gündüzü gece bir yolda.
Nachtfalter am Tag unterwegs.
dolambaçlı bir yolda alacakaranlıkta ilerliyorlarmış.
gewundene Straße entlangwanderten.
Kendinizi yüksek, güzel, güçlü ve sağlıklı ağaçların çevrelediği bir yolda yürürken bulabilirsiniz.
Vielleicht wandert ihr einen Pfad entlang, der von großen, schönen, starken und gesunden Bäumen gesäumt wird.
Bizim tur bir takip 800 yaklaşık bir yolda yıllık geçmişi 2,5 km.
Unsere Tour folgt ein 800 Geschichte Jahren auf einer Strecke von etwa 2,5 km.
çıkışı olmayan bir yolda. Bu geceden yarına geçebileceğimiz bir çıkış noktası ararız.
dem gleichen endlosen Highway, dem ohne Namen und ohne Ausfahrten, und suchen nach einem Weg von der Nacht in den Morgen.
Kamerasını altı blok ötede okulun ters yönünde olan bir yolda dur işaretinin yanında buldular.
Man hat diesen Camcorder 6 Blocks weiter gefunden. An der Straße, vor einem Stoppschild in entgegengesetzter Richtung zur Schule.
Kaptanı oyalamanın bir yolu var ruhunu kurtarmak için zaman kazanmalıyız.
Es gibt eine Lösung. Zeit schinden, bis wir seine Seele zurückgewinnen.
Crenshawa ulaşabilmenin bir yolunu bulmalıyız.
Wir müssen irgendwie an Crenshaw rankommen.
Belki başka bir yolu daha vardır.
Vielleicht geht es auch anders.
Bir yolunu bulacağız.
Wir finden eine Möglichkeit.
Bir yolunu mu buldun?
Sie haben eine Möglichkeit gefunden?
Bir yolunu buluruz.
Wir finden eine Möglichkeit.
Aşk bir yolunu bulur.
Die Liebe findet Wege.
Başka bir yolu yok.
Ich sehe keinen Ausweg.
Sonuçlar: 52, Zaman: 0.0559

Farklı Dillerde Bir yolda

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca