BULDULAR - Almanca'ya çeviri

fanden
bulmak
bulabilirsiniz
bulmalıyız
bulur
bulacaksınız
bulun
bulacağız
buluyor
haben
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
entdeckten
keşfetmek
keşif
tespit
fark
buldu
haben sie gefunden
buldun
onları bulan
haben die rausgekriegt
haben festgestellt
fand
bulmak
bulabilirsiniz
bulmalıyız
bulur
bulacaksınız
bulun
bulacağız
buluyor
gefunden
bulmak
bulabilirsiniz
bulmalıyız
bulur
bulacaksınız
bulun
bulacağız
buluyor
finden
bulmak
bulabilirsiniz
bulmalıyız
bulur
bulacaksınız
bulun
bulacağız
buluyor
entdeckt
keşfetmek
keşif
tespit
fark
buldu
hat
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
hatten
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
habe
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun

Buldular Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Neden şimdi?- Çünkü beni buldular.
Warum jetzt? Weil sie mich fanden.
Ve onu buldular.
Und… sie haben sie gefunden.
Correns, Tschermak ve De Vries Mendelin kalıtım yasalarını tekrar buldular.
Correns, Tschermak und De Vries entdeckten die Mendelschen Gesetze wieder.
Bonn Üniversitesi zoologları şimdi yılanın isabet şansını ne şekilde yükselttiğini buldular.
Zoologen der Universität Bonn haben herausgefunden, wie die Schlangen ihre Trefferquote maximieren.
Kanamanın sebebini buldular ama hâlâ ameliyatta.
Man fand die Blutungsursache, aber operiert immer noch.
Hayır, orada ne buldular?
Was haben die rausgekriegt? Nein?
Sizi buldular.
Sie haben euch.
Seni buldular.
Sie fanden dich.
Bir şey buldular.
Irgendetwas haben sie gefunden.
Üç gün sonra Onu tapınakta buldular.
Nach drei Tagen entdeckten sie ihn endlich im Tempel.
Stres: Alman araştırmacılar stres yaşadığınızda, beyaz kan hücresi seviyelerinizin arttığını buldular.
Deutsche Forscher haben herausgefunden, dass, wenn Sie einmal Stress verspüren, Ihre weißen Blutkörperchen ansteigen.
Arabayı buldular diye… bizi suçlayacak değil… Siz birbirinizden bıkmaz mısınız hiç?
Nur weil sie sein Auto gefunden haben,?
Bir fahişe buldular, efendim.
Man fand eine Hure, Sir.
Newton ve Leibniz birbirlerinden habersiz ve bağımsız şekilde… değişkenler hesabını buldular.
Newton und Leibniz haben unabhängig voneinander.
Ceset daha buldular.
Fanden noch 18 Leichen mehr.
Hayır. Peki, içeride ne buldular?
Was haben die rausgekriegt? Nein?
Üç gün sonra Onu tapınakta buldular.
Endlich am dritten Tag entdeckten sie ihn im Tempel.
Ama onları buldular.
Aber sie haben sie gefunden.
Altını buldular ve hepsi zengin oldu.
Und sie finden es und werden reich.
Carmeni burada buldular.
Carmen fand man hier.
Sonuçlar: 1333, Zaman: 0.04

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca