Emin değildim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Emin değildim ama hep öyle bir tehdit vardı.
Aber nein. Nicht mit Sicherheit. Doch die Gefahr bestand immer.Bugüne kadar öldürülüp öldürülmediğinden emin değildim.
Ne istediğimden emin değildim.
Ich wusste nicht genau, was ich wollte.Seninle daha önce konuşacaktım bunu ama gerçekleşeceğinden emin değildim.
Ich wollte mit dir etwas besprechen, wusste aber nicht, ob es echt ist.Aslında çok emin değildim.
War mir nicht sicher.Onu arayacaktım ama ne diyeceğimden emin değildim.
Ich wollte sie anrufen, wusste aber nicht genau, was ich sagen sollte.Köşede kaybolduğunda seni bir daha göreceğimden emin değildim.
Als du hinter der Ecke verschwunden bist, wußte ich nicht, ob ich dich je wiedersehe.Seni tekrar göreceğimden emin değildim.
Ich war nicht sicher, ob wir uns wiedersehen.Geri döneceğinden emin değildim.
Ich wusste nicht, ob du zurückkommst.Ne?- Seni tekrar göreceğimden emin değildim.
War nicht sicher, ob ich dich wiedersehen würde. -Was?Sen olduğundan da emin değildim.
Und ich war mir erst nicht sicher.Neden? Çünkü emin değildim.
Wieso? Ich war mir nicht sicher.Seni tekrar göreceğimden emin değildim.
War nicht sicher, ob ich dich wiedersehe.Bu işi başarabileceğinizden pek emin değildim.
Ich war nicht sicher, ob ihr das schafft.Seni tekrar göreceğimden emin değildim.
War nicht sicher, ob ich dich wiedersehen würde.Şey konusunda emin değildim.
Ich war mir nicht sicher wegen der.Ben de emin değildim.
Ich war mir nicht sicher.Bir sürü yere. Bu tersine çevirmenin işe yarayacağından emin değildim.
Ich war nicht sicher, ob die Umkehrung klappt. Überall.Saçmalık… emin değildim.
Ben emin değildim.
Ich war nicht sicher.
