EMRIN - Almanca'ya çeviri

Befehl
emir
komut
talimat
command
buyruğu
Gebote
emir
teklif
buyruk
kural
Befehls
emir
komut
talimat
command
buyruğu
Befehle
emir
komut
talimat
command
buyruğu
der Bestellung
sipariş
emir
Ordens
madalya
tarikat
emir
nişanı
düzeni
order
befiehlst du

Emrin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Peki bu emrin ölümümüze sebep olursa ne olacak?
Und was ist, wenn der Befehl unseren Tod bedeutet?
Emrin doğrudan doğruya Birleşik Amerika Başkanından geldiğini de biliyorsun.
Und der Befehl kommt direkt vom US-Präsidenten.
Şu an için bu emrin verildiğini varsayalım.
Nehmen wir an, der Befehl wurde gegeben.
Ama onun dediğini yapmazsam kovulurdum''. Dyatlovun verdiği emrin yanlış olduğunu biliyordum.
Ich wusste, dass Djatlows Befehl falsch war.
Elbette abi, emrin olur.
Natürlich, dein Wunsch sei mir Befehl.
Dokuzuncu emrin yasakladığı günahlar nelerdir?
Wer sündigt gegen die göttliche Urordnung des 9. Gebotes?
Mahkeme size emrin bir kopyasını verecektir.
Das Gericht wird Ihnen eine Kopie der Bestellung zukommen lassen.
Emrin hükümetinden gelmediği konusunda Bakanlık nasıl bu kadar emin olabiliyor?
Wie kann der Minister sicher sein, dass er keinem Befehl seiner Regierung folgte?
Emrin başım üstüne Toptoriks.
Zu Befehl, Majestix.
İş emrin yok ve aracın bir sorunu yok.
Es gibt keinen Arbeitsbefehl und mit dem Rover stimmt alles.
Ne kutsal emrin var ki? Başkalarına yardım etmiyorsan.
Welches himmlische Mandat hast du dann? Wenn du anderen nicht hilfst.
Sizin TVde o açıklamayı yapmanız emrin ta kendisi. Ben vermeyeceğim.
Ihr Statement im Fernsehen wird der Befehl sein. Nicht ich werde es tun.
Ama emrin sırasına uymalıyız.
Doch bedenkt die Reihenfolge in dem Gebot.
First Federaldaki adamım emrin bir yargıçtan geldiğini söyledi.
Mein Kontakt bei First Federal sagt, der Befehl kam von einem Richter.
Verdiğim emrin adil olup olmadığı konusunda çok acı çektim.
Ich grübelte, ob mein Befehl gerecht war.
Emrin olur sevgili kardeşim.
Wenn du mir das befiehlst, liebster Bruder.
First Federaldaki adamim emrin bir yargictan geldigini soyledi.
Mein Kontakt bei First Federal sagt, der Befehl kam von einem Richter.
Emrin sirketinize karsi degil, Ayrica duydugum bir baska sey de yonetim kurulunuza karsi oldugu. Yargica sorabilirsiniz.
Sondern nur gegen Ihren Vorstandsvorsitzenden ging. dass der Erlass nicht gegen die ganze Firma, Aber ich habe auch gehört.
Emrin geldiği kişi.
Der Befehl kommt von.
Emrin altında bir insan öldü.
Unter Ihrem Kommando starb ein Mensch.
Sonuçlar: 107, Zaman: 0.0484

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca