GEÇIRMEK - Almanca'ya çeviri

verbringen
geçirmek
harcamak
geçirebilirsiniz
geçiriyor
geçirirler
lang
boyunca
uzun
daha
sürer
zaman
süreyle
uzunluğunda
boyu
geçirdim
sürdü
hat
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
zubringen
geçirmek
barındırabilir
migrieren
taşı
geçirme
göç
taşıma
geçiş
einnehmen
almak
alacak
işgal
alıyorsanız
alın
kullanılır
ele
kullanmanız
alan
verbringt
geçirmek
harcamak
geçirebilirsiniz
geçiriyor
geçirirler
verbringe
geçirmek
harcamak
geçirebilirsiniz
geçiriyor
geçirirler
haben
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
verbringst
geçirmek
harcamak
geçirebilirsiniz
geçiriyor
geçirirler

Geçirmek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Seks yapmadan iki saat geçirmek.
Zwei Stunden vor dem Sex einnehmen.
Hem vaktimi geçirmek istediğim başka bir kız var zaten.
Abgesehen davon… gibt es ein Mädchen mit dem ich viel lieber Zeit verbringe.
Muhteşem bir gece geçirmek[…].
Verbringt einen tollen Abend[…].
Hayatının kalanını kafan kıçında geçirmek istiyorsan kendin bilirsin.
Wenn du dein Leben lang den Schwanz einziehen willst, bitte.
Cumartesi günlerimi Long Islandda geçirmek istemiyorum.
Ich will Samstags nicht in Long Island verbringen.
Seninle zaman geçirmek çok hoşuma gitti.
Ich verbringe sehr gern Zeit mit Ihnen.
Gözden geçirmek ve plan yapmak benzer şeyler.
Ideen haben und planen sind sehr ähnlich.
Güzel bir gece geçirmek[…].
Verbringt einen tollen Abend[…].
Noeli güzel karım ve kızımla geçirmek istemiştim.
Ich wollte Weihnachten mit meiner wundervollen Frau und Tochter verbringen.
O güzel bedeninde kocaman, eski bir yara iziyle geçirmek istiyor musun? Bütün hayatını.
Mit einer großen, alten Narbe an deinem schönen Körper rumlaufen? Willst du dein Leben lang.
Benimle vakit geçirmek istemenden anlaman gerekirdi.
Es hätte bedeuten sollen, dass du Zeit mit mir verbringst.
Tatillerini Belekte geçirmek isteyen ve bu.
Wer in Kroatien seinen Urlaub verbringt und gerne….
Özel bir gün geçirmek istiyorsanız, hayalinizdeki kızı bulmanıza yardımcı olabiliriz.
Wenn sie einen besonderen tag haben möchten, können wir ihnen helfen, ihre traumfrau zu finden.
Hapiste birkaç gece geçirmek umurumda mı?
Oder wenn ich ein paar Nächte im Knast verbringe?
Ila 48 saatini orada geçirmek çok öğretici olabiliyor.
Da kann man sehr erbauliche 24 bis 48 Stunden verbringen.
Seni seviyorum. Hayatımın geri kalanını seninle geçirmek istiyorum.
Ich liebe dich. Ich will mein Leben lang mit dir zusammenbleiben.
Benimle zaman geçirmek istemen anlamına gelmeliydi.
Es hätte bedeuten sollen, dass du Zeit mit mir verbringst.
Belki evde biraz vakit geçirmek onları hatırlamasına yardımcı olur.
Vielleicht kommen sie zurück, wenn sie etwas Zeit in dem Haus verbringt.
Hey. Üzgünüm. Boş zamanımı biraz sessizlik içinde geçirmek istemiştim.
Hi.- Hi. Entschuldigen Sie, ich wollte nur in meiner Freistunde etwas Ruhe haben.
Ve gerçekten de beraber zaman geçirmek istediğim bir erkekle tanıştım.
Ich habe einen Mann kennengelernt, mit dem ich gern Zeit verbringe.
Sonuçlar: 1450, Zaman: 0.0513

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca