GIDER - Almanca'ya çeviri

geht
gitmek
gidiyor
gidip
yürümek
çıkmak
ayrılmak
gidelim
gidin
gider
wenn
eğer
olur
zaman
ya
varsa
keşke
gelirse
herhangi
gelince
giderse
wird
olacak
olmak
edilebilir
edilir
edilmelidir
ediliyor
olur
edilecek
edilmektedir
ise
kommt
gelmek
geliyor
gelir
gelecek
hadi
gelin
gelip
haydi
gelen
çıkacak
fährt
gitmek
sürüş
sürmek
gidiyoruz
binmek
götürmek
sürücü
araba kullanmak
gideceğiz
arabayla
weg
uzak
kayıp
ayrılmak
çıkmak
yolu
gitti
yol
uzaklaş
çek
gideli
dann
sonra
o zaman
daha sonra
ardından
da
peki
böylece
olur
derken
ise
läuft
yürümek
koşmak
gidiyor
koşu
serbest
koşar
çalışır
yürüyüş
koşuyor
auch
de
da
ayrıca
bile
hatta
üstelik
olur
dâhil
aynı zamanda
gehen
gitmek
gidiyor
gidip
yürümek
çıkmak
ayrılmak
gidelim
gidin
gider
ging
gitmek
gidiyor
gidip
yürümek
çıkmak
ayrılmak
gidelim
gidin
gider
werden
olacak
olmak
edilebilir
edilir
edilmelidir
ediliyor
olur
edilecek
edilmektedir
ise
kommen
gelmek
geliyor
gelir
gelecek
hadi
gelin
gelip
haydi
gelen
çıkacak
geh
gitmek
gidiyor
gidip
yürümek
çıkmak
ayrılmak
gidelim
gidin
gider
fahren
gitmek
sürüş
sürmek
gidiyoruz
binmek
götürmek
sürücü
araba kullanmak
gideceğiz
arabayla
würde
olacak
olmak
edilebilir
edilir
edilmelidir
ediliyor
olur
edilecek
edilmektedir
ise
werde
olacak
olmak
edilebilir
edilir
edilmelidir
ediliyor
olur
edilecek
edilmektedir
ise

Gider Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yani bu diğer tarafa gider.
Damit es auf die andere Seite kommt.
Tek bir hatada senin yatağın da gider.
Ein Fehler und dein Bett ist auch weg.
Bence Pennynin de hoşuna gider.
Und auch Penny läuft gern Rollschuh.
Kim dinlenmek için hastaneye gider ki?
Wer geht denn zum Ausruhen ins Krankenhaus?
Onu çalmaya çalışmak için ian gider.
Ian wird es versuchen.
Sonunda da, cenneti terk eder ve dünyaya gider.
Endgültig verlässt er die Welt und fährt in den Himmel.
Pazar günü kiliseye gider ailecek yemek yeriz.
Sonntags Kirche, dann Familienessen.
Benim param olsa gider yeni telefon alırım.
Wenn ich Geld habe, kaufe ich mir ein neues Handy.
Yani, belki her şey yolunda gider.
Naja, vielleicht kommt alles wieder in Ordnung.
Duman. Ve adam gider.
Rauch! Und er ist weg.
Ailem pazar günleri kiliseye gider.
Die Familie geht sonntags zur Kirche.
Umarım bu sefer daha iyi gider.
Hoffen wir mal, das hier läuft besser.
Güreşte hep'' Kafaya nereye giderse vücut oraya gider'' deriz.
Beim Ringen sagten wir immer: Wo der Kopf ist, ist auch der Körper.
Nick kendini sikip gider.
Nick wird sich ficken.
Herkes aynı yere farklı şekilde gider.
Jeder fährt anders auf die gleiche Weise.
Ya işsiz gider ya emekli gider..
Dann arbeitslos werden oder in Rente gehen.
Bence sen ararsan hoşuna gider.
Er würde sich freuen, wenn du dich meldest.
Öyle ama karıncalar gelince maymunlar gider.
Ist so, aber wenn Ameisen kommen, rennen Affen weg.
Onları tadacaksınız. En iyisi menüye gider.
Ihr probiert sie. Der Beste kommt auf die Tafel.
Ben reklamı yaparım… Frederick de Harvarda gider.
Ich kann die Werbung machen, und Frederick geht nach Harvard.
Sonuçlar: 3022, Zaman: 0.0975

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca