GITMEKTE - Almanca'ya çeviri

• gehen
• zu fahren
• auf dem Weg
• geht
• reisen

Gitmekte Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Ve ufak adımlarla saatler gitmekte.
Und mit kleinen Schritten gehn die Uhren.

Gitmekte özgür müyüm?
Darf ich gehen?

Gitmekte serbestsiniz, tabii ki.
Es steht Ihnen frei, zu gehen.

Affedersiziniz, Amerikaya gitmekte olan bir çifte benziyorsunuz.
Sie sehen aus wie ein Paar, das nach Amerika will.

Gitmekte özgürsün Michael. Delirdin mi?
Es steht dir frei zu gehen, Michael?

Ya şu anda Kanadaya gitmekte ya da ortalığı karıştırıyor.
Entweder ist sie auf dem Weg nach Kanada oder die ganze Sache ist eine Ablenkung.

Gitmekte özgürüz. Herkes iyi mi?
Geht es allen gut? Wir können einfach gehen?.

Aslında, gitmekte özgürsün.- Hayır.
Nein, es steht Ihnen frei, zu gehen.

Gitmekte özgür müyüm yani?
Frei zu gehen, meinen Sie?

Gitmekte özgür müyüm?
Kann ich gehen?

Gitmekte özgür olduğunu söylüyorum.
Ich sage dir, dass du frei bist.

Gitmekte özgürsünüz. Sizi yargılamam.
Es steht euch frei, zu gehen.

Gitmekte özgürler.
Sie sind frei.

Bruno… Ewaya gitmekte artık serbestsin demeni istiyorum.
Ich will, dass du Ewa sagst, dass sie jetzt frei ist. Bruno.

Halka gitmekte ne yanlışlık olabilir?
Was könnte bei einem Ausflug in die Öffentlichkeit vorfallen?

Çocuk yuvasına gitmekte olan çocuklar için de dilekçe verilebilir.
Auch für Kinder, die einen Kindergarten besuchen, können Anträge gestellt werden.

Gitmekte niçin bu kadar ısrar ediyorsun?
Weg damit!- Warum Loslassen so gut tut?

Bir yere gitmekte ya da bir şeyler yapmakta sorun yaşıyorsanız pes etmeyin.
Wenn Sie Schwierigkeiten haben, irgendwo hinzugehen oder etwas zu tun, geben Sie nicht auf.

Ve bu şu an gitmekte olduğun cevabını veremeyeceği bir soru.
Diese Frage kann dir deine jetzige Schule nicht beantworten.

Gitmekte tereddüt etti.
Er zögerte zu gehen.