GEHN - Turkce'ya çeviri

• gitmek
• gidelim
• giderken
• haydi
• yürü
• gitmen
• gideyim
• yürürler
• gidecek
• gidin

Gehn Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Sie sagen, du sollst nach Hause gehn.
Sen eve gitmen gerektiğini söylüyorsun.

Lass mich gehn.
Bırak beni gideyim.

mußt du in seine Lande gehn.".
şairin ülkesine gitmen gerek.”.

Laßt uns mit ihm gehn.
Bırakın beni onunla gideyim.

Mein Herz lässt dich nicht gehn.
Kalbimi sana gitmekten alıkoyan.

Sicher wissen wollen, ist so wie sicher gehn wollen, eine Feigheit.
Kesin bilmeyi istemek, kesin gitmeyi istemek gibidir, bir korkaklıktır.

Wenn unsre Zeit vorbei ist"und wir von hinnen gehn,"dann legt man falschrum uns ins Grab!
Zamanımız dolupta gittiğimizde, mezara ters yatırırlar bizi, müdür de kıçımızı öper!

der darf nicht ungetröstet gehn.
kararsız gitmemeli.

Gehn wie ein Ägypter.
Mısır: Mısırlı gibi yürümek.

Erst wenn die Wolken schlafen gehn.
Ancak bulutlar uyumaya gittiğinde.

Die Wolken kommen und gehn.
Bulutlar gelirler ve giderler.

Nicht nach Hause gehn.
Sakın eve gitme.

Und mit kleinen Schritten gehn die Uhren.
Ve ufak adımlarla saatler gitmekte.

Lasst uns heut zum Tanze gehn.
Bu gece dansa gideceğiz.

Wir nehmen ein paar Tänze mit und gehn.
Bir iki dans gösteririz onlara. sonra çeker gideriz.

Auf Englands Grünen Bergen gehn?
Yürümedi mi İngilterenin Yeşil dağlarında?

Gehn zu mir nach Hause, machen klein Fest.
Benim eve gelin? Küçük bir parti.

Gehn wir und holen uns das leichte Geld.
GideIim ve koIay parayı aIıp geIeIim.

Will's bald gehn?- Wie ist's?
Yakında gider misin?- Nasıl?

Wollt ihr mit mir gehn?
Benimle yürür müsün?