INCITTI - Almanca'ya çeviri

verletzt
incitmek
zarar
yaralamak
kırmak
üzmek
ihlal
canını yakmak
incinmesini
gücendirmek
wehgetan
zarar
incitti
acıtmış
incitiyorsun
acı
tut weh
acıyor
ağrıyor
can yakar
kränkt
kırmak
gücendirmek
üzmek
kızdırmak
incitmek
incitirler
hakaret
verletzte
incitmek
zarar
yaralamak
kırmak
üzmek
ihlal
canını yakmak
incinmesini
gücendirmek

Incitti Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Abed, robotluk yaparak Troyun hislerini incitti.
Abed verletzte Troys Gefühle, weil er ein Roboter war.
O aşağılık biri ve size yakın olan insanları incitti.
Er ist abscheulich und verletzt die Menschen, die dir nahe standen.
Ama bu egosunu incitti.
Aber das verletzte sein Ego.
Ancak okuduğum bazı şeyler beni gerçekten incitti.
Sachen, die ich gelesen habe wirklich verletzt.
Beni en çok o incitti.
Er verletzte mich am meisten.
Ancak okuduğum bazı şeyler beni gerçekten incitti.
Doch haben mich manche Sachen, die ich gelesen habe wirklich verletzt.
Yaptığı bir çok insanı incitti.
Aber sie hat die Gefühle einiger Menschen verletzt.
Bu cidden beni incitti.
Das verletzt jetzt wirklich meine Gefühle.
Siz gelmeden az önce Doug aptalca bir şey söyledi. Duygularımı incitti.
Doug hat vorher etwas gesagt und damit meine Gefühle verletzt.
Tom bacağını incitti ve neredeyse yürüyemiyor.
Seine Beine taten weh und konnten ihn fast nicht mehr tragen.
Bu beni incitti çünki takdir edilmedim yeterince.
Das kränkte mich, weil ich mich nicht richtig geschätzt fühlte.
Neredeyse oradaki herkesi incitti, ama gerçekten çok mükemmeldi.
Er hat da jeden gekränkt, aber er war brillant.
yine de sözleri beni incitti.
aber seine Worte verletzen trotzdem meine Gefühle.
Yakınlarda beni pek çok erkek incitti, onlardan biri olma.
Mich verletzten neulich viele Männer. Bitte sei keiner von ihnen.
Bu beni incitti ve geleceğe dair bir değişim yaratmanın anlamı nedir diye düşündürdü?
Ich war gekränkt und ich dachte,"Wozu sollte ich die Zukunft ändern?
Bu beni ne kadar incitti, biliyor musun?
Weißt du, wie weh das tat?
En çok ne incitti biliyor musun?
Weißt du, was am meisten schmerzt?
Çünkü evimize geldi ve seni incitti. Senin için Javiden kurtulmam gerekiyordu.
Deinetwegen. Weil er hier eingedrungen ist und dich verletzt hat… und du hast dir das von mir gewünscht.
Kim incitti? Oh, hepinize çok teşekkür ederim.
Wer hat dich verletzt? Vielen Dank euch allen.
Beni o kadar incitti ki o an orada bırakmak istedim.
Es schmerzte so sehr, dass ich auf der Stelle aufgeben wollte.
Sonuçlar: 81, Zaman: 0.0444

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca