Kontrol ettiği Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Muaddib Arrakisi kontrol ettiği sürece… hepimiz onun merhametine kalmış durumdayız.
Solange Muad'Dib Arrakis beherrscht sind wir alle von Groddun seni kontrol ettiği zamandan hatırladığın bir şey var mı?
Asıl soru hayatımızı bu kadar iyi kimin kontrol ettiği?
Sosyal medya aracılığıyla kontrol ettiği yerlerde gösteriliyor.
An Orten, an denen er über soziale Medien eingecheckt hat.İlginç tron Eğer geleceğin makineyi kontrol ettiği oyun tarz.
Interessante tron Stil Spiel, in dem Sie die Maschine der Zukunft zu steuern.Pirincin çeşitli hastalıkları kontrol ettiği biliniyor.
Reis ist dafür bekannt, verschiedene Krankheiten zu kontrollieren.Dünyanın Gümüş Fiyatı Kontrol Ettiği Yer.
Bununla birlikte, Amazon alışveriş yapanların genellikle kontrol ettiği ilk şey kutuyu satın almaktır.
Bu laptopta, Kovarın hesaplarından Gregorun kontrol ettiği hesaplara… aktarılan 80 milyon rublenin kaydı var.
Auf diesem Laptop finden sich 80 Millionen Rubel, die von Kovars Konten auf Konten überwiesen wurden, die Gregor kontrolliert.Araştırmacılar hala UVR8in UVBye bitki tepkisini kontrol ettiği temel mekanizmaları aktif olarak araştırmaktadır.
Die Forscher untersuchen nach wie vor aktiv die grundlegenden Mechanismen, mit denen UVR8 die Reaktion der Pflanze auf UVB kontrolliert.Ayrıca, bu ailenin kötü amaçlı yazılımları saldırganların kontrol ettiği birinci sınıf kısa sayılara çağrı yapabilir.
Darüber hinaus kann Malware dieser Familie Anrufe zu Premium-Rate-Kurzwahlnummern tätigen, die von den Angreifern kontrolliert werden.Rimworld, oyuncunun işçiler/ sömürgecilerden oluşan bir koloninin büyümesini kontrol ettiği bir koloni yapı simülatörüdür.
Rimworld ist ein Simulator für Koloniegebäude, in dem der Spieler das Wachstum einer Kolonie bestehend aus Arbeitern/ Kolonisten kontrolliert.haberleri kontrol ettiği bir dünyada insanların gerçeği öğrenmelerinin imkânı yok.
in der die Nachrichten von Ads kontrolliert werden, kann niemand mehr sicher sein, dass er die Wahrheit zu hören kriegt.Bizi SDGnin kontrol ettiği bölgeden geçirmesi için bir kaçakçı tuttuk,” diyor Abu Musab.
Wir haben einen Schmuggler angeheuert, der uns aus von SDF kontrollierten Gebieten navigieren sollte”, sagt Abu Musab.Tüm hayatımızı kontrol ettiği için… Camle benim de onunla görülecek minik bir hesabımız var.
Cam und ich haben auch ein Hühnchen mit ihr zu rupfen, weil sie unser ganzes Leben kontrolliert.Dolayısıyla bu joystick ile kontrol ettiği imlecin üzerinden geçmesi gereken hedef görünmeden önce
Sogar bevor ein Ziel erscheint, das sie mit dem Joystick gesteuerten Cursor anzielen soll. versucht Aurora das Ziel zu finden,Ebeveynleri internet erişimini kontrol ettiği ve ona sadece belli oyuncularla oynaması için izin verdiğinden beri kısa bir liste. Tamı tamına 5 okul arkadaşı.
Es ist eine kurze Liste, da seine Eltern seinen Zugang zum Internet streng kontrolliert haben, und ihm erlaubt Kolonici, şeytani Harkonenlerin kontrol ettiği gezegeni geri alıp… baharatın gücünü insanlara iade etmek için bir devrime öncülük eder.
Sie entmachten die bösen Kolonisten; die Harkonnen welche den Planeten kontrollieren und das"Spice" sortiert den Menschen brachten.Hedera 39 şirketin sahibi olduğu, kontrol ettiği ve tüm kararları aldığı bir limited şirketidir.''.
Hedera ist ein GmbH, die auf 39 Arten aufgeteilt ist- 39 Unternehmen besitzen sie, kontrollieren sie und treffen alle Entscheidungen.".Tabor Heights veya benim tabirimle cennetten küçük bir kesit Nuckynin kontrol ettiği okyanusun yanında yer alıyor.
Denn Tabor Heights, mein kleines Stück vom Paradies, liegt am gleichen Ozean, den Nucky Thompson kontrolliert hat.
