Umutsuz vaka Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bu umutsuz vaka.
Umutsuz vaka. Artık arkada benimle beraber yeni iki eleman daha var.
Zwei neue Typen sitzen jetzt bei mir hinten. Hoffnungslos.Umutsuz vaka. Burda benimle iki yeni eleman var.
Zwei neue Typen sitzen jetzt bei mir hinten. Hoffnungslos.Çünkü karakterine aykırı ve Bay Yöntemin umutsuz vaka olmadığının kanıtı. Neden? Ne?
Was? dass Mr. Methode kein hoffnungsloser Fall ist. Weil es beweist, Warum?Sandığın gibi umutsuz vaka değilsin. Gördün mü?
Du bist doch nicht so hoffnungslos. Siehst du?Yine de umutsuz vaka görmüyorum.
Ich sehe da aber keinen hoffnungslosen Fall.Umutsuz vaka olan nedir?
Was ist hoffnungslos?Onlar ruhen zayıflamış kişileri umutsuz vaka değil kaybolmuş koyun olarak görürler.
Für sie ist so jemand kein hoffnungsloser Fall, sondern ein verloren gegangenes Schaf.Umutsuz vaka diyorlar doktorlar benim için.
Ein hoffnungsloser Fall“ sollen die Ärzte damals gesagt haben.Onlar ruhen zayıflamış kişileri umutsuz vaka değil kaybolmuş koyun olarak görürler.
Für uns ist jemand, der glaubensschwach ist, kein hoffnungsloser Fall, sondern ein verlorenes Schaf.Benim umutsuz vaka olduğumu mu söylüyorsun?
Du willst damit sagen, ich bin hoffnungslos.Umutsuz vaka değilim ben, umutluyum. .
Ich bin nicht hoffnungslos, ich bin hoffnungsvoll.O kadar da umutsuz vaka değillerdir.
So hoffnungslos sind die nicht.Müthiş Beyaz Umutsuz Vaka.
Doğru kelimeleri kullanman gerekirdi. O umutsuz vaka.
Dir fehlten die richtigen Worte. Das war hoffnungslos.Anlamı şu, umutsuz vaka değilsin.
Du bist nicht vollkommen hoffnungslos.O kadar da umutsuz vaka değillerdir.
So hoffnungslos sind sie nun auch wieder nicht.Biz umutsuz vakayız.
Sen umutsuz vakasın.
Du bist ein hoffnungsloser Fall.Gerçekten umutsuz vakasın.
Du bist wirklich hoffnungslos.
