YASALAR - Almanca'ya çeviri

Gesetze
hukuk
kural
yasası
kanun
kanunları
yasa
gesetzlich
yasal olarak
kanunen
yasalarca
kanunla
yasa
hukuken
kanuni olarak
Gesetzgebung
mevzuat
yasalar
kanun
yasamanın
yasal
Recht
oldukça
doğru
hukuk
sağ
adalet
epey
hakkı
kanun
yasalarına
Gesetz
hukuk
kural
yasası
kanun
kanunları
yasa
Gesetzen
hukuk
kural
yasası
kanun
kanunları
yasa
Gesetzes
hukuk
kural
yasası
kanun
kanunları
yasa

Yasalar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yasalar aksini gerektirmedikçe Greenbrier herhangi bir geleceğe dönük beyanı güncelleme sorumluluğuna sahip değildir.
Sofern gesetzlich nicht anders vorgeschrieben, übernimmt Greenbrier keine Verpflichtung, zukunftsgerichtete Aussagen zu aktualisieren.
İstesem bile yasalar izin vermez.
Selbst wenn ich wollte, das Gesetz gestattet es nicht.
Bu yasalar hakkında daha fazla bilgiyi nereden bulabilirim?
Wo kann ich mehr zu diesen Gesetzen finden?
Bu yasalar özellikle.
Gesetzes sind insbesondere.
Bunun için dillerini korumak için yasalar yapıyorlar.
Das ist der Grund, warum sie ihre Sprache gesetzlich schützen.
Adamı ve onun minibüsünü koruyan yasalar var.
Es gibt Gesetze, die einen Mann und seinen Wagen schützen.
Kayıtlı kişilerin hakları nelerdir ve ülkelere özgü hangi yasalar uygulanır?
Welche Rechte haben die betroffenen Personen und welche länderspezifische Gesetzgebung gilt?
Yasalar bu konuda ne der biliyor musun?
Weißt du, was das Gesetz dazu sagt?
Yasalar yeterli.
Gesetzen genügt.
Bunu yasalar sorguluyor, Bayan Pearson.
Es ist eine Frage des Gesetzes, Ms. Pearson.
Değil mi? Yani, bunun için yasalar var.
Da gibt's doch Gesetze.
Shell ve söz konusu servis sağlayıcıları bu verileri üçüncü taraflara ancak yasalar gerektirdiğinde sağlayabilir.
Shell und solche Serviceanbieter dürfen solche Daten auch an Drittparteien weitergeben, wenn dies gesetzlich verlangt wird.
Doğal yaşama zarar veren kurum, kuruluş ve kişilerle yasalar çerçevesinde mücadele eder.
Bekämpft im Rahmen der Gesetzgebung Naturschädigende Anstalten, Einrichtungen und Personen.
Yasalar ve askeri kurallar yok.
Keine Regeln, kein Gesetz.
Amerika uzlaşmalar, yasalar ve ayaklanmalarla bu sorunun üstesinden gelmeye çalıştı.
Mit Kompromissen, Gesetzen und Umwälzungen versuchte Amerika, diese Frage anzugehen.
Anatole France yapmıştı:'' Yasalar, o görkemli eşitlikçiliğiyle.
Anatole France-„[…] unter der majestätischen Gleichheit des Gesetzes.
Asıl sorun, yasalar.
Das Problem sind die Gesetze.
Borç kullanmıyorum, ayrıca yasalar yasaklıyor.
Ich trage nicht ausgeliehen, auch gesetzlich verboten.
Eğitim ve aynı zamanda yasalar onu destekleyip güçlendirebilir.
Erziehung kann sie unterstützen und fördern, ebenso die Gesetzgebung.
Yasalar yüzünden.
Wegen dem Gesetz.
Sonuçlar: 1529, Zaman: 0.0287

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca