YOLU YOK - Almanca'ya çeviri

kein Weg
keine Möglichkeit
mümkün değil
bir yolu yok
imkanı yok
şansım yok
bir yol yoktur
olanakları yoktur
seçeneği
hiç bir yolu yoktu
bir fırsat
geht nicht
gitmiyor
olmaz
çıkmıyor
gidemiyor
çıkın
geçmiyor
man nicht
bir şey değil
edilmez
yapılmaz
edemezsin
mümkün değil
olunmaz
olmuyor
yapılmıyor
yolu yok
olamazsın
keine Alternative
alternatifi yok
alternatif değil
seçeneğimiz yok
yolu yok
bir opsiyon değildir
keinen Weg
geht's nicht
gitmiyor
olmaz
çıkmıyor
gidemiyor
çıkın
geçmiyor
kein Pfad
wir nicht
biz değiliz
bizim yok
biz yapmadık
bizim bilmediğimiz
olamayız
etmiyoruz
bizde olmayan
biz yanılmıyoruz
biz almıyoruz
değil de
Yolu Yok

Yolu yok Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Korkunç ama başka yolu yok.
Es ist schrecklich, aber es geht nicht anders.
Bir şeyi niye yaptığını bilmenin yolu yok.
Das Warum wissen wir nicht.
Casperla iletişime geçmemin yolu yok.
Ich habe keine Möglichkeit Casper zu kontaktieren.
Belki bunun en iyi yolu yok.
Vielleicht gibt es keinen Ausweg.
Bunu bilmenin yolu yok.
Das kann man nicht wissen.
Cumartesi Başka Yolu Yok.
Am Samstag keine Alternative.
Yılında Yolu Yok isimli teklisi ile ismini duyurmayı başardı.
Gelang es ihr, sich mit ihrer Single"Yolu Yok" einen Namen zu machen.
Bundan başka yolu yok.
Daran führt kein Weg vorbei.
Yapma! Üzgünüm.- Başka yolu yok.
Es tut mir leid. Aber es geht nicht anders.
Asıl sorun aslanın kayıtlı olmaması yani aramanın yolu yok.
Der Punkt ist, der Löwe wäre nicht registriert und es gäbe keine Möglichkeit, nach ihm zu suchen.
Buradan kurtulmanın yolu yok.
Hier kommen wir nicht raus.
Mesajda Yolu Yok hot shit bro yazmaktaydı.
Die Nachricht lautete:"Yolu Yok hot shit bro.".
Pekala.- Buradan çıkış yolu yok.
In Ordnung.- Hier führt kein Weg hinaus.
Mecburum. Başka yolu yok.
Ich muss aber. Es geht nicht anders.
İkisini birlikte halletmenin yolu yok.
Es gibt absolut keine Möglichkeit, dass wir beides schaffen.
Sana çıkış yolu yok demiştim.
Es gibt keinen Weg hinaus.
Fakat başka da yolu yok sanırım.
Aber es führt wohl kein Weg daran vorbei.
Ama bunun başka yolu yok.
Aber es geht nicht anders.
Bugün bunu yapmanın yolu yok.
Es gibt heute keine Möglichkeit, dies zu tun.
Buradan başka çıkış yolu yok. Biz?
Wir?- Es gibt gerade keinen Weg hier raus?
Sonuçlar: 156, Zaman: 0.0799

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca