ZAMAN - Almanca'ya çeviri

Zeit
zaman
vakit
süre
dönemi
saat
sırası
zamanında
wenn
eğer
olur
zaman
ya
varsa
keşke
gelirse
herhangi
gelince
giderse
dann
sonra
o zaman
daha sonra
ardından
da
peki
böylece
olur
derken
ise
immer
her zaman
hep
daima
sürekli
giderek
gittikçe
her daim
eskiden
sonsuza dek
devamlı
mal
kez
bile
sefer
defa
bir
eskiden
biraz
zaman
hiç
çarpı
also
yani
peki
demek
şimdi
böylece
o zaman
dolayısıyla
eee
neyse
bu yüzden
auch
de
da
ayrıca
bile
hatta
üstelik
olur
dâhil
aynı zamanda
lange
uzun
çok
süre
zaman
sürer
çok uzun süre
epeydir
uzunluğundaki
Time
zaman
saati
damals
o zaman
o gün
eskiden
zamanında
hani
o sırada
zamanlar
o dönemde
o dönemlerde
o an

Zaman Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yaşa. O zaman onu dinle. Affet.
Hört also auf ihn. Vergib. Lebe.
Neden sadece istemediğim zaman beni dinliyorsun?
Wieso hörst du nur auf mich, wenn du nicht sollst?
Zaman rekorunu kırabilecek miyiz, görelim.
Mal sehen, ob wir unseren Rekord brechen.
Her zaman. Her zaman ve sonsuza dek mi?
Für immer. Immer und ewig?
O zaman neden bundan vazgeçiyorsun?
Warum geben Sie dann auf?
Daha fazla zaman, para.
Mehr Zeit, mehr Geld.
Zaman Efendilerine göre biraz kaba biri.
Etwas zu vulgär für einen Time Master.
Bunca zaman evliliğe direndim.
Ich habe der Ehe so lange widerstanden.
O zaman sen Joe Byrne?- Merhaba?
Hallo. Sie sind also Joe Byrne?
Her zaman biraz asiydi. İyi bir köpekti.
Und auch ein bisschen rebellisch. Ein guter Hund.
O zaman sonra aramasını istesen iyi olur.
Dann bitte ihn mal lieber, dich später noch mal anzurufen.
Hank… büyüdüğün zaman ne olmak istiyorsun?
Hank… was willst du werden, wenn du erwachsen bist?
Tüm bunca zaman sizlere yalan söyledim. Anne.
Mama…- Ich habe euch immer belogen.
O zaman onu neden dövdünüz?
Warum haben Sie ihn dann verprügelt?
Zaman bitiyor. Tyrin?
Die Zeit wird knapp. Tyrin?
Zaman Lordlarının laneti bu. Tek başıma.
Alleine. Das ist der Fluch eines Time Lords.
Çok zaman oldu. Dinle!
Es ist viel zu lange her!
O zaman hangi arabayı kullanıyordun, Dr Finch?- Hayır!
Nein. Mit welchem Auto sind Sie damals gefahren, Dr. Finch?
O zaman Gabrieli neden öldürsünler ki?
Wieso sollten sie also Gabriel töten?
Evet, o zaman bir boksörüm vardı.
Ja, da hattest du auch einen Boxer.
Sonuçlar: 46155, Zaman: 0.0771

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca