Görmek istemiyorum Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bugün yüzünü görmek istemiyorum… bu yüzden git.
I do not want to see your face today, so just go.Onu susamış görmek istemiyorum!
I will not see him thirst!Senden başkasını görmek istemiyorum.
An2} Ama seyircileri jüri olarak görmek istemiyorum.
Belki çocukların yaralanmasını görmek istemiyorum.
Onu görmek istemiyorum, çünkü o kokuyor.
I do not want to see her, because she stinks.Sana ikinci bir şans vermeden öldüğünü görmek istemiyorum.
I didn't wanna see you die without at least giving you a second chance.Yeniden kaybedildiğini görmek istemiyorum.
I will not see it taken again.Bunu Facebooktaki alanında görmek istemiyorum ama.
I don't want to see this on your MySpace page.Seni bir daha burda görmek istemiyorum Pizza getirmek için bile.
I do not want to see you in this workshop again! Even bringing pizza.Yani, artık seni görmek istemiyorum.
It means I didn't wanna see anyone.Bu resmi MySpace sayfanda görmek istemiyorum.
I don't want to see this on your MySpace page.Seni yakılırken görmek istemiyorum!
I will not see you burned!Sizi görmek istemiyorum birdaha!
I do not want to see you!Sizi sıkıntılı görmek istemiyorum.
I will not see you incommoded.Kimsenin öldüğünü görmek istemiyorum.
I do not want to see anyone die.Hayır Danielle, onu görmek istemiyorum.
No, Danielle, I do not want to see that.Dedi ki'' Seni artık görmek istemiyorum.
She said…"I don't want to see you no more.Christopher, ne yaptığınızı görmek istemiyorum.
Christopher, I do not want to see how the sausage is made.Annem ve babamı görmek istemiyorum.
I do not want to see my parents ever.
