Gitmene Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Peki Carole noele yaklaşmışken o kadar uzağa gitmene ne diyor?
Farkında mısın bilmiyorum ama gitmene çok kızdı.
Amacın bizi öldürmekse, bu Renoya gitmene yardımcı olmaz.
Üzgünüm Morgan ama gitmene izin veremem.
O eve tek başına gitmene izin veremem.
En azından son birkaç kilometreyi gitmene yardımcı olabilirim diye düşündüm.
Üzgünüm. O gün öyle gitmene izin verdiğim için.
Konusmayacak misin? Cennet Bahçesinden kaçip gitmene izin veremem!
En azından bu yüzden Princetona gitmene yardımcı olmalıydı.
Seni yatağıma fırlatmak ve gitmene asla izin vermemek.
O zaman eve gitmene yardım edeyim.
Ben doktorum.- Gitmene izin veremem.
Henry? Bu sefer gitmene izin veremem?
Eski bir insan kaçakçısı Meksikaya gitmene yardım edecek.
Özür dilerim, böyle gitmene izin veremem.
Pierre ve ben sana yardımcı olmaya karar verdik New Yorka gitmene.
Britneyin partisine gitmene izin vereceğiz.
Beni buna sen ikna ettin, ama yalnız gitmene asla izin vermemeliydim.
Bunları getir ve doğru çıkarlarsa gitmene izin veririm.
Gitmene izin verilmeyecektir.