Bile yoktu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Hatta bir çatısı bile yoktu.
Daha doğrusu çoğu yerde yol bile yoktu.
Onun bir oğlu bile yoktu.
O zamanlar ismi bile yoktu.
Yastığı bile yoktu.
Eve döndüğümde, annem bile yoktu.
Yardım bulmaya vaktim bile yoktu.
Hatta Tanrı bile yoktu.
O dönemde e-mail bile yoktu.
Apple'' Deli İnsanlar'' reklamını yaptığında satacağı bir ürünü bile yoktu.
Hatta gökyüzü bile yoktu.
Büyük gözlü… umut ve korku dolu. Ve küstahlığın… zerresi bile yoktu.
Gitarım bile yoktu.
Ayakkabımız bile yoktu ama.
Yanımda ev anahtarımız bile yoktu.
Ellerinde bir eşkal bile yoktu.
Üzerinde kan bile yoktu.
Yaşam sigortası bile yoktu.
O bazen otobüse biniyordu ama bir otomobili bile yoktu.
Bir bulut bile yoktu.